| Ailesini ve karısını terk etmiş bir hırsız ve beni kaltağı yapmak istiyor. | Open Subtitles | بل لصّ تخلّى عن زوجته وعائلته ويريد أن يجعلني مومسته |
| Bulduğum askerlerin beni terk eden alay olduğunu anladım. | Open Subtitles | لذهولي ، كان الفوج الذي تخلّى عنّي سابقا |
| Alayıma geri döndükten sonra kendimi, arkadaşlarını terk etmiş biri gibi hissetmeye başladım. | Open Subtitles | بعدما التحقت بفوجي مجدّدا شعرت و لكأنّني... لكأنّني أنا الذي تخلّى عن رفاقي |
| Kılıcın adaleti silahları azletti ve silahlar yerini kılıçlara bıraktı. | Open Subtitles | وتخلّت العدالة عن السلاح، كما تخلّى السلاح عن تمثيل العدالة. |
| Adam beni ekti lan. | Open Subtitles | كلّا، ذلك الرجل اللّعين تخلّى عنّي. |
| Elton John'a ondan bahsettiğimde herşeyi bırakıp bana buraya gelip çalmak istediğini söyledi! | Open Subtitles | تخلّى عن كل شيئ وعرض المجيئ إلى هنا ليغنّي لنا كما قلت، ها هو هنا |
| Farketmediysen diye söylüyorum, ordun seni terketti. | Open Subtitles | في حال لمْ تلاحظي فقد تخلّى جيشكِ عنكِ |
| Tayfam görev yerini terk etmiş, emir almadan ayrılmışlar. | Open Subtitles | تخلّى البحّارة عن أماكنهم بدون أوامر وبدون إجازة |
| Tayfam görev yerini terk etmiş, emir almadan ayrılmışlar. | Open Subtitles | تخلّى البحّارة عن أماكنهم بدون أوامر وبدون إجازة |
| Seni çocukken terk eden uyuşturucu bağımlısına ulaşma şansı mı? | Open Subtitles | أفضل دليل لمدمن مخدرات تخلّى عنك وأنت طفلة ؟ |
| Savaş sırasında terk edilmiş 60.000 çocuk olduğunu okumuştum gazetede. | Open Subtitles | قرأت في الصحيفة أن 60 ألف طفل تخلّى عنهم ذوُوهم خلال الحرب |
| ...son dakikada başka bir takım için bizi terk etti. | Open Subtitles | تخلّى عنّا لصالح فريق آخر في اللّحظة الأخيرة. |
| Gerçeği söylemekten daha kolaydı. Öz babamın beni terk ettiğini söylemekten daha kolay. | Open Subtitles | أسهل مِنْ إخبارها الحقيقة بأنّ والدي تخلّى عنّي |
| Bugün babanın beni terk edişinin ikinci yıl dönümü. | Open Subtitles | اليوم هو الذكرى السنوية الثانية لليوم الذي تخلّى فيه والدك عني |
| Yani oğlumun gerçekte kim olduğum hakkında hiçbir fikri yok. Onu terk eden bir pislik olduğumu sanıyor. | Open Subtitles | ابني لا يعرف شيئاً عنّي إذاً سوى أنّي وغد تخلّى عنه |
| Bir kurşun yemene sebep oldu. Ve seni, benim gibi sana karşı hiçbir şey hissetmeyen bir adamla baş başa bıraktı. | Open Subtitles | رصاصة بجسمك، وأخٌ قد تخلّى عنك في هذا المكان وشخص لا يملك أيّ تعاطف تجاهك |
| Ancak daha başta bıraktı. | Open Subtitles | لكنه تخلّى عن دراسته بعد بدايتها مباشرة |
| Amerika'ya gitme rüyasının bile peşini bıraktı. | Open Subtitles | هو تخلّى عن إحلمه بذهاب لأمريكا. |
| Gece yarısı beni ekti. | Open Subtitles | تخلّى عنّي بحلول منتصف الليل |
| Ardında mesaj bırakıp intihar eden askeri biliyorsunuz ya, onun hakkında yazıyor. | Open Subtitles | تعرفون الجُندي الذي تخلّى عن عملهِ .وقتلَ نفسه إنها تتحدّث عنه. |
| Oğlum çocuğunu terketti, ben de onu yasal olarak evlât edindim, ve onun Catherine'i görmesine asla izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً، لقد تخلّى ابني عن طفلته وتبنيتها بشكل قانوني. ولن أسمح له أبداً برؤية (كاثرين). |
| ama ne için herşeyini feda ettiğini bilmek güzel olurdu | Open Subtitles | لكن سيكون من الرائع معرفة عمَّ تخلّى عن كل شيئ لأجله. |
| Daha sonra o da vazgeçti ve Zinho demeye başladı. | Open Subtitles | لكنه تخلّى لاحقاً عن مناداتي أندريه وبدأ يناديني هو الآخر زينهو |
| Allah bana doğru yolu gösterecektir diye düşünüp duruyorum ama ya benden vazgeçtiyse diye de endişe ediyorum. | Open Subtitles | أتشبث بالأمل في أن يهديني الله إلى الطريق الصحيح لكنني أخشى أن يكون قد تخلّى عني أيضاً |
| Geleneklerimize sırtını döndü.... kaderimize, ve bana. | Open Subtitles | لقد تخلّى عن تقاليدنا، وعن إيماننا، وعني! |