| Dahi, 20$ borçlusun bana. Tigers, bu gece sayı vermedi. | Open Subtitles | أيها العبقري , أنت تدينني بعشرون دولار النمور فازوا الليلة |
| Maça çıkmadan önce... bana 1000 şınav ve 1000 intihar borçlusun. | Open Subtitles | إنك تدينني ب 1000 تمرين ضغط و1,000 إنتحار لكي يمكنك اللعب |
| Sadece bu değil ki, bana 7.000 papel borçlusun. | Open Subtitles | هذه ليست المرة الأولى بل أنك تدينني بسبعة ألاف |
| - Yani bana 7 dolar borcun var. - Of, yine başlama. | Open Subtitles | هذا يعني بأنّك تدينني بسبعة دولارات بحق المسيح، ليس ثانية |
| Bana hiçbir şey borçlu değilsin. | Open Subtitles | مـا الذي جـاء بكِ؟ أنتِ لا تدينني بأيّ شيء |
| Bitirmeme izin ver. Bu arada,bana bir yemek borçlusun. | Open Subtitles | فقط أتركني أنهي انت تدينني بوجبة طعام على أية حال. |
| Jack, sanırım Dave'e yaptığından dolayı daha fazlasını borçlusun. | Open Subtitles | اعتقد انك تدينني اكثر نظرا لما فعلته بديف |
| Jack, sanırım Dave'e yaptığından dolayı daha fazlasını borçlusun. | Open Subtitles | اعتقد انك تدينني اكثر نظرا لما فعلته بديف |
| - Hayır. - İyi. Bana ölü bir vampir borçlusun. | Open Subtitles | ــ لا ــ حسناً, أنت تدينني بمصاص دماء ميت |
| Maça çıkmadan önce... bana 1000 şınav ve 1000 intihar borçlusun. | Open Subtitles | إنك تدينني ب 1000 تمرين ضغط و1,000 إنتحار لكي يمكنك اللعب أراك في التدريب غداً |
| Bu haftaki öğle yemeklerinden 43.86 dolar borçlusun. | Open Subtitles | لأنك تدينني بـ 43.86 دولار من أجل الغداء هذا الأسبوع |
| Jija, şimdi sen bana borçlusun ( Jija : Kayinbirader) | Open Subtitles | الاخت الكبيرة، الآن تدينني واحدة يا زوج الاخت |
| Sana yardım ettiğim için her şeyimi kaybettim. - Bana borçlusun. | Open Subtitles | فقدت كلّ شيء لأنني ساعدتك، لذا أنت تدينني. |
| Benden 38 dolar aldın, bana 38 dolar borçlusun. | Open Subtitles | أنت اسمع, استدنت 38 دولار فأنت تدينني 38 دولاراً |
| Sanırım bana beş Dolar borçlusun. | Open Subtitles | أعتقد بأنّك تدينني خمسة دولارات. |
| Kendimi tutacağım. Bana dünkü geziden 100 dolar borçlusun. - Belkide-- | Open Subtitles | سأبقيه P. G. انت تدينني بـ100 $ لرحلة أمس |
| Bana hala üç aslan postu borçlusun, biliyorsun. | Open Subtitles | ما زلت تدينني بجلود ثلاثة أسود أنت تعرف |
| Dewey, bana çok fazla borcun var. | Open Subtitles | ديوي, أعني بأنك تدينني بالكثير من المال بهذا |
| Şimdi bana sadece 37 bin 600 kron borcun var. | Open Subtitles | أنت الآن تدينني بـ 37.600 كرونــه |
| Kardeş, bana borcun var. Ben aptal değilim. | Open Subtitles | يا رجل, أنت تدينني بالمال أنا لست غبياً |
| - Bana hiçbir şey borçlu değilsin. | Open Subtitles | ـ أنت لا تدينني بشيء ـ لقد بدلت عملي ، حسن؟ |
| Bana borçlusunuz ama sizi onuncu kez kurtardığım için değil. | Open Subtitles | حسناً . لكنك تدينني بواحدة وليس لإنقاذي لك للمرة العاشرة |