| Aynı zamanda kurbanın Yüzme bilmediğini de biliyordu. Bunu da unutma. | Open Subtitles | وكان يعلم أن ضحيته لا تستطيع السباحة ، لا تنسى ذلك |
| Karım denizi pek sevmez. Yüzme bilmiyor. Çocukken neredeyse boğuluyormuş. | Open Subtitles | زوجتي لا تحبّ الإبحار، لا تستطيع السباحة كادت أن تغرق متى كانت طفلة |
| Bir Yüzme takımım vardı. Candace yüzemiyor bile. | Open Subtitles | وأنا كنت في فريق السباحة هى لا تستطيع السباحة |
| Timsahlar tuzlu suda yüzemez. | Open Subtitles | التماسيح لا تستطيع السباحة في الماء المالح. |
| Ve bunun olmasının tek yolu mağaralarının kuru olmasından geçer, çünkü yarasalar yüzemez. | Open Subtitles | ونعرف أن هذا حدث فقط عندما كانت الكهوف جافة، لأن الخفافيش لا تستطيع السباحة. |
| Sonra o körfezde bir ay boyunca saçına peynir sosu yapışmadan yüzemezsin. | Open Subtitles | لا تستطيع السباحة في ذلك الميناء بعد شهر من بعد الإحتفال بدون أن تلتصق جبن الناتشو في شعرك |
| Kırk yıldır çiçek gibi bakıp yüzebiliyor mu diye yat limanına attım. | Open Subtitles | هذا صحيح احتفظت بها بحالة ممتازة لأربيعن سنة ورميتها في البحر لأرى ان كانت تستطيع السباحة |
| Karım Yüzme bilmiyordu, bu yüzden maalesef onu yediler. | Open Subtitles | زوجتي لا تستطيع السباحة لذا من سوء الحظ, أُكلت |
| Ve hatırlayın -- Yüzme bilmiyor. | TED | وتذَكر.. هي لا تستطيع السباحة. |
| Yani Doaa,19 yaşındaki mülteci sudan korkan, Yüzme bilmeyen biri, kendini iki ufak bebeğin sorumluluğunu almış bir şekilde buldu. | TED | "دعاء" اللاجئة ذات 19 ربيعاً التي تخاف من المياه ولا تستطيع السباحة وجدت نفسها مسؤولة عن طفلين صغيرين. |
| - Yüzme bilmiyorsun! - Sana şansım düşük demiştim! | Open Subtitles | لا تستطيع السباحة هناك فرص أكثر |
| Onun Yüzme bilmediğini duymuştum. | Open Subtitles | عرفت لاحقاً أنها لا تستطيع السباحة |
| Yüzme bilmiyor! | Open Subtitles | إنها لا تستطيع السباحة |
| Yüzme biliyor musun? | Open Subtitles | هل تستطيع السباحة ؟ |
| Kollukları olmadan yüzemez. | Open Subtitles | . هي لا تستطيع السباحة من غير العوامات |
| Korkarım ki yüzemez. | Open Subtitles | أخشى أنها لا تستطيع السباحة |
| yüzemez misin? | Open Subtitles | لا تستطيع السباحة ؟ |
| -Sen yüzemezsin. -Şansım az dedim biliyorum. | Open Subtitles | لا تستطيع السباحة هناك فرص أكثر |
| Bir polisin en iyi arkadaşıdır. Dostum, bu aparatlarla yüzemezsin. | Open Subtitles | يا رفيق، لا تستطيع السباحة في ترسك |
| Bakalım bu hindiler yüzebiliyor mu? | Open Subtitles | أجل، فلنرَ إن كانت الديوك هذه تستطيع السباحة |
| Kedim yüzemiyor. | Open Subtitles | قطتي لا تستطيع السباحة. |