| Bir saniye sürmez sana duyduğun... en muhteşem yalanı uyduracaktır. | Open Subtitles | حتى يخترع ويُلفق أكاذيب لم تسمعينها من قبل |
| duyduğun şeyler çok derin ve çok özel, farkında bile olmadıkları düşünceler. | Open Subtitles | الأشياء التي كنتِ تسمعينها بغاية العمق والخصوصية ، وحتى هم لا يعون ما يفكرون به |
| duyduğun uğultular da bu titreşimler olabilir. | Open Subtitles | لذا يُحتمل أنّها هي تلك الدندنة التي تسمعينها. |
| Şu an duyduğun diğer sesleri arka plana it. | Open Subtitles | واحجبي جميع الأصوات الأخرى التي تسمعينها الآن. |
| Peki ya bu duyduğun sesler seni manipüle ediyorsa? | Open Subtitles | ماذا لو كانت الاصوات التي تسمعينها تتلاعب بك ؟ |
| duyduğun dedikodulara inanma. | Open Subtitles | لا تصدقي كل الشائعات التي تسمعينها |
| Her gün duyduğun bir kelime değil. | Open Subtitles | هذه كلمة لا تسمعينها كلّ يوم. |
| Ama duyduğun şeyin Helen olmadığını bilmen gerek. | Open Subtitles | تلك الأصوات القادمة من الأسفل ولكن عليكِ أن تعلمي أن ما تسمعينها ليست (هيلين) |
| Nasıl ve ne zaman duyduğun da önemli. | Open Subtitles | [ يغمز] إنه كيف وأين تسمعينها |