| - Ona inanıyor musun? | Open Subtitles | و هل انت تصدقها ؟ |
| Bir sebepten ötürü sen Ona inanıyor musun? | Open Subtitles | ولبعض الأسباب أنت تصدقها |
| Hayır! Hayır! Ona inanma! | Open Subtitles | لالا, لا تصدقيها لالا ارجوك , لا تصدقها |
| Hastaya değil, ona inanıyorsun. Vakayı bu yüzden alıyoruz. | Open Subtitles | تصدقها و تكذب المريض نفسه لهذا نتولى تلك الحالة |
| - Kardeşini kurtarmaya çalışıyordu. - Sen de Ona inandın mı? | Open Subtitles | إنها تحاول إنقاذ أخيها - وأنت تصدقها - |
| Ona sadece senin duymak istediğin şeyleri söylediği zaman inanacak kadar mı kibirlisin? | Open Subtitles | هل تصدقها بشدة عندما تريد تقول لك ما تريد سماعه؟ |
| - Hikayeyi yediremiyorsun. Sanki ona inanmıyor gibisin. | Open Subtitles | أنت لا تبيع القصة ، بمعني أنك لا تشعر بجمالها و لا تصدقها |
| Kendini suçluyor. Şimdi Ona inanıyor musun? | Open Subtitles | -هل تصدقها الآن؟ |
| - Şimdi Ona inanıyor musun? | Open Subtitles | -إذًا هل تصدقها الآن؟ |
| Yani Ona inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تصدقها ؟ |
| Ona inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تصدقها ؟ |
| Ama sakın inanma bunlara. Sakın. İnanmayacaksın, değil mi? | Open Subtitles | -ولكن لايجب ان تصدقها ابدا هل ستفعل ؟ |
| - O ben değildim. - Sakın ona inanma, Matt. | Open Subtitles | هذا لم يكن أنا - (لا تصدقها يا (مات - |
| Hepsi onun suçu. Ona inanma. | Open Subtitles | إنها غلطتها لا تصدقها |
| Aptal, adam o kadar uzun süredir yalan atıyorsun ki artık kendin bile inanıyorsun. | Open Subtitles | عليك اللعنة يا فتى كنت تبيع الأكاذيب لوقت طويل حتى أنك تصدقها الآن |
| Ona inandın mı? | Open Subtitles | هل تصدقها |
| Şimdilik ona inanmıyor ama sonunda inanacak. | Open Subtitles | إنها لا تصدقها بعد, و لكنها ستفعل |
| Valide Sultan inanmıyor. | Open Subtitles | السلطانة الأم لا تصدقها. لا بد أنها تكذب |
| Ve kendinize şu önemli soruyu sorun: Eğer aynı çalışma aynı akademik geçmişe sahip aynı yazarlar tarafından yazılmış ancak zıt sonuçlara ulaşılmış olsa hâlâ ona inanmak ve onu paylaşmak ister miydiniz? | TED | واسأل نفسك سؤال المليون دولار: إذا كتبت نفس القصة من قبل نفس الكتاب بنفس أهليّتهم، ولكن النتائج كانت العكس هل ما زلت على استعداد ان تصدقها وتشاركها؟ |
| Ona inanmayın kaptan, ateşlenip aklını kaçırdı! | Open Subtitles | لا تصدقها ، حضرتك انها ممسوسة، انت تعلم ،الحمى. |
| - Ama ona inanmadın. | Open Subtitles | لكنك لم تصدقها. |
| İnanmıyorsun. | Open Subtitles | لكنك لا تصدقها. |
| Senin inanmayacağın şeyler gördüm ben, o yüzden beni küçümseme, tamam mı? | Open Subtitles | رأيتُ أشياء لن تصدقها لذا من الأفضل أن لا تكلمني أجل؟ |
| Ve inanamayacağın yerlere sporlarını saçabilir. | Open Subtitles | هناك تقارير عن نمو بكتيري يمتد لأماكن لن تصدقها |
| İnanmasanız da, tahmin etmiş olabilirsiniz. | Open Subtitles | لربما خمنت الاجابة ولكنك لا تصدقها |