| Ama mahkeme ne seni ne de kız arkadaşını tanıyor. | Open Subtitles | لكن المحكمة لا تعرفك أنت أو حبيتُك من بشكل كبير |
| Sarı, o kız seni tanıyor, onu takip etmelisin. | Open Subtitles | أصفر ، تلك الفتاة تعرفك يجب عليك أن تلحق بها |
| Seni o kızla konuşurken gördüm. Seni tanıyor, değil mi? | Open Subtitles | رأيتك تتحدث مع تلك الفتاة هي تعرفك اليس كذلك |
| Daha onu tanımıyorsun bile. O da seni tanımıyor. | Open Subtitles | أنت لم تتعرف عليها حتى الآن وهي ايضا لا تعرفك .. |
| Siz onun babasısınız ama o sizi tanımıyor bile. | Open Subtitles | وهي لا تعرفك حقاً إن هذا مؤلم بالنسبه لها |
| Yine de sizi uzun zaman beri tanıdığını söyledi. | Open Subtitles | قالت إنها كانت تعرفك قديما منذ وقت طويل، ربما |
| Neden daha önce söylemedin bana? Seninle konuşan sosyal görevlinin sanki seni tanıyor gibi olduğunu söylemiştin önceden. | Open Subtitles | لماذا لم تخبريني قبل الآن ؟ قلتي بأن الأخصائية الاجتماعية تحدثت معك و كأنها تعرفك |
| Sen onu hatırlamıyorsun, ama o seni doğumundan beri tanıyor. | Open Subtitles | أنت لا تتذكرها, لكنها تعرفك عندما كنت طفلاً صغيراً. |
| Seni gerçekten tanıyor mu, Dante yoksa Haçlı Seferleri gerçek seni ona gösterdi mi? | Open Subtitles | هل تعرفك يا دانتي أو أن الحملة الصليبية عرّفتها حقيقتك؟ |
| Ortağımında dediği gibi, bu zahmetinizin karşılığını ödemeye hazırım.. O sizi tanıyor gibi.. | Open Subtitles | مثلما اخبرتك مساعدتي انا اجتهدت كي اجعل هذا يستحق مستواك هي تعرفك |
| Hey. O kız seni tanıyor gibiydi. | Open Subtitles | . تلك الفتاة بدت كأنها تعرفك أو شيء كهذا |
| - Ama o seni tanıyor gibi. | Open Subtitles | حسناً يا رجل لكنها تبدو متأكدة بأنها تعرفك |
| Kaza olduğunu söyledi. Belli ki seni tanımıyor. | Open Subtitles | قالت أنه كان حادثاً من الواضح أنها لا تعرفك |
| Sanırım seni sandığı kadar iyi tanımıyor. | Open Subtitles | أراهن أنها لا تعرفك فضلا عن أنها تعتقد أنها تعرف |
| Buraya yeni taşındın. Seni tanımıyor. | Open Subtitles | لقد إنتقلتِ إلى هنا للتو لذا فهي لا تعرفك |
| Çünkü seni neredeyse hiç tanımıyor. | Open Subtitles | لأنها بالكاد تعرفك ، بطبيعة الحال أوه ، لا، هي تعرفني |
| Seni tanıdığını sanıyor, Louis, ama yanılıyor, değil mi? | Open Subtitles | تظن انها تعرفك, لويس ولكن لاتعرف, اليس كذالك؟ |
| Dışarıda bir kadın sizi tanıdığını söylüyor ama aile listesinde adı yok. | Open Subtitles | هناك امرأة بالخارج تقول أنها تعرفك ولكنها ليست ضمن قائمة الأصدقاء أو العائلة |
| Serena seni tanıdığını söyledi, kitabın haklarını bana alacaktı. | Open Subtitles | تسريب المعلومات الزائفة هو من طبع الهواة لقد قالت لي أنها تعرفك وستحصل على الكتاب |
| Seni tanıyormuş. Burada şimdi o da. | Open Subtitles | لقد قالت أنها تعرفك إنها موجودة هنا الآن |
| Okula yeni geldiğin halde Kim Tan da Choi Young Do da seni tanıyordu. Ayrıca Bo Na da seni tanıyordu. | Open Subtitles | انتى انتقلتى حديثا لكنك تعرفى كيم تان وتشوى يونغ دو حتى لى بونا تعرفك |
| Raporunu sen hazırladığın için Cornell'e girer ve bir hafta sonu onu ziyarete gittiğinde seni hiç tanımıyormuş gibi yapar. | Open Subtitles | ثم تدخل في عدة لإنك طلقتها و تزورها كل شهر مرة و تجدها تتصرف كما لو أنها لا تعرفك حتى |
| Tecavüz mü ettin? Seni tanımıyordu bile. | Open Subtitles | هي لم تكن حتى تعرفك في ذلك الوقت |
| Seni özlemeyecektir, çünkü zaten seni hiç tanımıyordur | Open Subtitles | لن تفتقدك لأنها لم تعرفك ابدا |