Sen benim hakkımdaki bilinecek her şeyi biliyorsun. Ben senin ne iş yaptığını bile bilmiyorum. | Open Subtitles | انت تعرف كل شىء عنى, بكل التفاصيل انا حتى لااعرف ماذا تعمل |
Vay canına, etkileyici. Sen resmen benim hakkımdaki her şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | مثير للإنتباه، إنك تعرف كل شىء عنى رسمياً |
Geostigma. Bunun hakkında her şeyi biliyorsun, değil mi, Patron? | Open Subtitles | تعرف كل شىء عنها, أليس ذلك يا زعيم؟ |
Bu yolda olup biten her şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف كل شىء يحدث على هذا الطريق |
Çocuk sınavı daha yeni geçti. Bir anda her şeyi bilir oldu. | Open Subtitles | مازلت تعديت الإختبار للتو الأن تعرف كل شىء |
Ann daha iyi olurdu. Ann herkes hakkında her şeyi bilir. | Open Subtitles | أن ستكون أفضل أن تعرف كل شىء عن كل شخص |
İddia ederim bu sürücü hakkındaki her şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | ...وأراهن أنك تعرف كل شىء عن السائق |
her şeyi biliyorsun, Denis Cooverman. Hayır, her şeyi değil. | Open Subtitles | أنت تعرف كل شىء تقريبا- لا,ليس كل شىء- |
Ama olan biten her şeyi biliyorsun. | Open Subtitles | ولكنك تعرف كل شىء يحدث |
Tüm göndermeleri anlar. Hakkımda her şeyi bilir. | Open Subtitles | إنها تعرف كل تفصيل تعرف كل شىء عني |
Her şeyi bilen Kahin asla şaşırmaz. O her şeyi bilir. nasıl şaşırır ki? | Open Subtitles | الأوراكل) التى تعرف كل شىء لا أتفاجأ أبداً) كيف يمكن أن أتفاجأ، فهى تعلم كل شىء |