| Bir çeşit hayal dünyasında yaşıyorsun hayatın bir kitap olduğu, ve kimsenin bu kitabı yazmak için sorumluluk almadığı bir dünyada. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم خيالي حيث الحياة كتاب ولا أحد يحاسب على تلك الكتابة | 
| Bir çeşit hayal dünyasında yaşıyorsun hayatın bir kitap olduğu ve kimsenin bu kitabı yazmak için sorumluluk almadığı bir dünyada. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم خيالي حيث الحياة كتاب ولا أحد يحاسب على تلك الكتابة | 
| Böyle bir şeyin doğal olduğu bir dünyada yaşıyor olsan bile seni temin ederim ki, Megan buna yanaşmaz. | Open Subtitles | حتى لو كنت تعيش في عالم يحدث فيه ذلك اضمن لك ان ميغن لن تفعل ذلك | 
| Bak, sen bazen hayatı ve ölümü etkileyebileceğin bir dünyada yaşıyorsun. | Open Subtitles | أنظر، أنت تعيش في عالم ... يمكنك أن تؤثر بالموت و الحياة فيه أحياناً | 
| Farklı bir dünyada yaşayan biri gibi düşün ve uğraşma. | Open Subtitles | قولي انها تعيش في عالم مختلف و اتركيها لوحدها | 
| Fakir olan dünya içinde yaşayabilirsiniz, ki insanlar bunu pek sevmezler | TED | إما أن تعيش في عالم أفقر وهذا لا يفضله الناس عادة | 
| Böylesi barış ve huzur dolu bir dünyada değil mi? | Open Subtitles | أن تعيش في عالم مسالم | 
| Olanların seni etkilemeyeceğini düşünüyorsan fantezi dünyasında yaşıyorsun demektir. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم خيالي لو شعرت بأنك لن تتأثر بما حدث | 
| TV, Facebook ve ruhunu satmış, hayatın ortasında ruhsuz insanlar dünyasında yaşıyorsun. | Open Subtitles | انت تعيش في عالم التلفزيون والفيسبوك والناس الذين باعوا أرواحهم المتوفين في منتصف العمر | 
| Web 2.0 dünyasında yaşıyorsun dostum. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم الشبكة المتقدم يا صديقي | 
| Bir hayal dünyasında yaşıyorsun, ufaklık. | Open Subtitles | أنتَ تعيش في عالم الأحلام يا فتى. | 
| Küçük bir fantezi dünyasında yaşıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إنّك تعيش في عالم من الخيال، أليس كذلك؟ | 
| Hayal dünyasında yaşıyorsun dostum, | Open Subtitles | إنك تعيش في عالم احلام يا رفيقي | 
| Yani, kendi yarattığı bir dünyada yaşıyor. | Open Subtitles | اعني , انها تعيش في عالم من صنعها | 
| Yani, kendi yarattığı bir dünyada yaşıyor. | Open Subtitles | اعني , انها تعيش في عالم من صنعها | 
| Onlardan apayrı bir dünyada yaşıyor. | Open Subtitles | انها تعيش في عالم مختلف تمما عن عالمنا | 
| - İçimden gelmedi. Bak Matt, artık yeni bir dünyada yaşıyorsun. Kendi dünyan geride kaldı, öldü. | Open Subtitles | يا [مات]، إنك تعيش في عالم جديد، يا رجُل أمّا عالمك فهو قديم، إنه عالم ميّت | 
| Sadece iki kişinin olduğu bir dünyada yaşıyorsun. | Open Subtitles | تعيش في عالم حيث شخصان فقط موجودان أنت | 
| İğrenç bir dünyada yaşıyorsun. | Open Subtitles | أنت تعيش في عالم مريض | 
| * Küçük bir kasaba kızı* * yalnız bir dünyada yaşayan * | Open Subtitles | * مجرد فتاة من بلدة صغيرة * * تعيش في عالم وحيد * | 
| ♪ Yalnız bir dünyada yaşayan | Open Subtitles | * تعيش في عالم وحيد * | 
| Ama düşündüğünüz zaman, gelecekte daha az materyalin bulunduğu dünya içinde, iki seçeneğiniz vardır. | TED | فكر في الأمر .. إن كنت تريد أن تعيش في عالم في المستقبل بحيث يوجد فيه سلع أقل وأفضل فأنت أمام خيارين | 
| Böylesi barış ve huzur dolu bir dünyada değil mi? | Open Subtitles | أن تعيش في عالم مسالم |