| Şerefe Agnes. Haşin gözlerininiz var. | Open Subtitles | صحتك , أجنيس ، عيونك تفيض |
| - Haşin mi? | Open Subtitles | تفيض غضبا و وعيد |
| Sevgiyle dolup taşan şefkatli bir ruhtu. Mucizevi yetenekleriyle bahçemizin en tatlı hazinelerini bize vermiş harika bir bilim kadınıydı. | Open Subtitles | تحمل روحا تفيض بالحبّ عالمة موهوبة بقدرات خارقة |
| O tutku ve dürüstlükle dolup taşan özel bir ruh. | Open Subtitles | إنه روح مميزة. تفيض بالعاطفة والنزاهة |
| Esasında, Majestic'in taşan lağımlarının.. | Open Subtitles | أساساً ، (مجستيك) تفيض من الفضلات |
| Sonra sevgili dostum kızıl, kızıl vino boşalıyordu her tarafta aynı aynı firmadan üretilmiş gibi akmaya başladı. | Open Subtitles | حتى بدأت عيني تفيض بالسائل |
| Sonra sevgili dostum kızıl, kızıl vino boşalıyordu her tarafta aynı aynı firmadan üretilmiş gibi akmaya başladı. | Open Subtitles | حتى بدأت عينى تفيض بالسائل |