- Güvenli bir yerde. Tel Aviv'deki Amerikan konsolosluğunda olabilir mi? | Open Subtitles | نقطة الإصدار قد تكون أمريكية تل أبيب ، عمان ، القاهرة |
Lanet bir Filistinlinin, Tel Aviv sokaklarında özgürce dolaşmasına izin veremem. | Open Subtitles | لا يمكن ترك ولا فلسطيني حر يتجول في شوارع تل أبيب |
Yüzlerce tezgâh Portobello yolundan Notting Hill kapısına kadar her yeri dolduruyor. | Open Subtitles | تجد الأكشاك فى كل مكان الحشود على طريق بورتبيللو وحتى بوابة تل نتنج |
Murray Tepesi. Murray'in aynı adlı tepe üzerindeki evi, 200 yıl önce. | TED | أو تل مارري. وهذا بيت مارري على تل مارري، ٢٠٠ سنة مضت. |
General Mireau, dün Ant tepesine yapılan saldırının başarısız olma sebebinin birinci taburun üzerine düşeni yapmaması olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الجنرال ميرو يظن ان الهجوم على تل آنت قد فشل لنقص الجهد المبذول من الكتيبة الاولى |
Tel Aviv'in merkezindeki bir internet kafeden wifi ile bağlanmış. | Open Subtitles | متصلة بشبكة لاسلكية في مقهى انترنت في منتصف تل أبيب |
Sonuçta Tel Aviv'in güneyine ulaşmış, talihi yaver gitmemiş, ve onu alacak olan kişiyle karşılaşamamıştır. Sokaklarda dolaşmış ve geleceğin çete üyesi olmuştur. | TED | وإنتهى به الامر في جنوب تل أبيب ولم يحالفه الحظ بأن يستقبله مستوطن فأخذ يجول الشوارع وأصبح عضواً في إحدى العصابات |
O yaz, hemen bütün programlarımı iptal ettim, ama Tel Aviv'de tek bir performansım vardı, ona gittim. | TED | كنت قد ألغيت معظم إلتزاماتي في الصيف ولكن بقى واحد منها في تل أبيب، وذهبت |
Ve bunu başaramayınca, Tel Aviv'den yükselen komplo teorileri hakkında konuşmaya başladılar. Amaçları Arap dünyasını bölmekti. | TED | وعندما فشلوا، شرعوا في الحديث عن المؤامرات التي تحاك في تل أبيب وواشنطن لتقسيم العالم العربي. |
Fakat daha sonra annem Tel Aviv ve Lenin' in,... ...onların geldiği kent olduğunu söyledi, üzgünüm, gerisi meçhul, teşekkür ederim. | TED | ولكنها قالت تل أبيب ولينين، المدينة التي أتوا منها، وأسفه، البقية غير معروفة، شكرا لكم. |
Wheaton, White Flint, Aspen Hill, Silver Spring. | Open Subtitles | ويتون ، وايت فلاينت تل أسبين ، سيلفر سبرينج |
Batı Roxbury'de, elitlerin yaşadığı Bellevue Hill'deki bir doktorun vahşice öldürülmesi herkesi şok etmiş durumda. | Open Subtitles | أنباء عن جريمة قتل وحشية لدكتور في حارة تل بيليفو في غرب روكسبوري مصدوم و مفزوع |
Eve, Moon Hill'e birilerinin geldiğini ve seni sorduklarını söyledi. | Open Subtitles | ،قالت أن بعض الناس أتوا إلى المنزل، إلى تل القمر وكانوا يسألون عنك |
Yusufçuk tepe savaşının bir kahramanı olan Jensen Hollanda'da bir fabrika yangınında öldü. | Open Subtitles | بطل من أبطال معركة تل سيمتار توفي جينسن في حريق مصنع في هولندا |
Ant tepesine yapılan birinci dalga saldırısında bulundunuz mu? | Open Subtitles | هل كنت في الموجة الاولى خلال الهجوم على تل ىنت؟ |
- Chulak'ta biz ona "Tal pak ryd" deriz. | Open Subtitles | -حسب ثقافة (الشسلوك) فتدعيه (تل بارك ريد ) |
Ancak, dolaşmayı seviyorum ben bu the William Tell Mark 5, kısaca Willie, ile. | Open Subtitles | مهما يكن , احب ان اسافر ب ويليام تل علامة 5 , اختصار ويلي . |
Waits ayrıca yakınlarda Laurel Canyon'un yamacında kemikleri bulunan küçük oğlanın cinayetini de üstlendi. | Open Subtitles | ويتس قد إعترف أيضاً بمسئوليته عن قتل الولد والذى قد وُجدت عظامه مؤخراً على جانب من تل فى وادى لوريل الضيق |
Çünkü Yüzbaşı Roy Till narkotikte.. | Open Subtitles | لأن النقيب (روي تل) "يعملفي"وكالةمكافحةالمخدرات... |
Zirveye ulaşıyorsun,ondan sonra dimdik aşağı gidiyor. | Open Subtitles | كانت كأنها قمة تل وصلتها ثم تبدأ بالتدحرج |
Belki bir yerde bir eşikte ya da bir tepede duruyordur. | Open Subtitles | ربما يقف على المدخل فى مكان ما أو على قمة تل |
Bir tepeye geldim. | Open Subtitles | وجدت نفسى أمام تل كبير وتسلقته حتى وصلت إلى قمته.. |
Bununla çok küçük bir kayaya tekme atarak çok büyük bir tepeden düşürmeyi başardım ki bu, kendimi tam ortasında yuvarlanırken bulduğum bir çığa dönüştü. | TED | وبفعل هذا، تمكنت من ركل صخرة صغيرة من تل كبير جداً الذي تحول إلى انهيار جليدي وأنا بمنتصفه. |
Görevimiz Normandiya tepesinde bir savunma karargahı inşa etmektir. | Open Subtitles | مهمتنا هي بناء معسكر للدفاع في تل نورماندي |
Dedi ki; köyünde bir karınca tepesindeki karıncalardan bile fazla insan varmış. | Open Subtitles | قال قريته ديها عدد أكبر من الناس من النمل في تل النمل. |