| Venezuela basını bu hikayeyi yayınladıktan sonra ne kadar daha yaşarsın merak ediyorum. | Open Subtitles | أتسائل كيف ستنجو من تبعات تلك القصة عندما تنتشر في الصحافة الفنزويلية ؟ |
| Hey amigo, dün anlattığın o hikaye var ya, çok komikti. | Open Subtitles | اتعلم يا صاح حين اخبرتنا تلك القصة بالأمس لقد صدقتها |
| Güvenli bir yere ulaştığınızda bana telsizle o hikâyeyi anlat. | Open Subtitles | عندما تكونين في مأمن ، خاطبيني باللاسلكي و اخبريني تلك القصة |
| Sadece bu hikayeye alışkınım, o kadar. | TED | أنا فقط قد تعودت على تلك القصة. |
| bu hikaye senin kontrolündeki şeyleri yapmana yardım etmek hakkında. | Open Subtitles | تلك القصة عن مساعدة نفسك بأي وسيلة في متناول يدك. |
| Evet, anlat lütfen. bu hikâyeyi dinlemek beni asla yormaz. | Open Subtitles | بالطبع , رجاءاً فأنا لا أمِلُ من سماع تلك القصة |
| Bunu yapabilirsek, bunları sanal bir müzeye koyup hikayesini anlatmamız mümkün olabilir. | TED | لو استطعنا فعل ذلك، ربما أمكننا وضعها في متاحف افتراضية لإخبارنا تلك القصة. |
| Bence, ölüm pek o hikâyeye benzemiyor, ama eğer bir Tanrı varsa, daha hızlı ve daha az acı çekerek olur. | Open Subtitles | أعتقد من وجهة نظري ان الموت يشبه كثيراً تلك القصة بصراحة شديدة، لكن إذا كان هنالك رب سيكون أسرع بكثير ونصف مؤلم |
| bu hikayeyi anlatamazsın. Şaka yapmıyor. | Open Subtitles | أنت لن تستطيع رواية تلك .القصة,انه لا يمزح معك |
| Eğer mutant hikayesi doğru olsaydı, hayatım daha ilginç olacaktı, ve bu hikayeyi dünyaya gösteren muhabir olarak, ben de daha ilginç biri olacaktım. | Open Subtitles | إذا كانت قصص المتحوّرين حقيقية .. ستكون الحياة أكثر إثارة وكمراسل صحفي يكشف تلك القصة إلى العالم .. |
| o hikaye işe yaramaz dedim. | Open Subtitles | اخبرتكم يا حمقى ان تلك القصة لن تنتهي ابدا الم افعل؟ |
| o hikaye bana hep anlamsız geldi ama evet. | Open Subtitles | تلك القصة لم تكن منطقيّة بالنسبة إليّ، ولكن، نعم |
| Aslında, hayır çünkü o hikâyeyi ben uydurmuştum. | Open Subtitles | فى الحقيقة لا ، لأننى من أخترع تلك القصة |
| Japonya'ya gitmeden önce sizi o hikâyeyi yazarken gördüm. | Open Subtitles | قبل ذهابك إلى اليابان رأيتك تكتب تلك القصة |
| Ve sen de bu hikayeye inandın? | Open Subtitles | و أنت صدقت تلك القصة ؟ صدقتها ؟ |
| bu hikaye yayınlandığında, IMF çalışanına göndermek için bilgisayarıma koştum | TED | وعندما نشرت تلك القصة هرعت الى الحاسوب لكي اراسل مسؤول البنك الدولي |
| Savaştan geldiğim günden beri bu hikâyeyi birilerine anlatmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | لقد حاولت أن أقول تلك القصة منذ عدت من الحرب |
| Ve hikayesini, platinden sayfalari olan bir kitaba yazdilar... platinden. | Open Subtitles | كتبوا تلك القصة في كتاب صفحاته مصنوعة من البلاتين ههههه ، بلاتين ، ههههه |
| o hikâyeye göre hareket etmenin hiçbir anlamı yok artık. | Open Subtitles | لا يوجد أي نقطة في اتخاذ تلك القصة أبعد من ذلك. |
| Hatırlamadıklarına eminim. Sonuçta tamamen kolpa olan bu hikâye yaşanmayalı 30 yıl olmuş. | Open Subtitles | واثقة أنهم لا يتذكرون ، مضى 30 عاماً منذ حدثت تلك القصة المختلقة |
| Mektupta böyle bir hikaye yoktu. Hatta böyle birşey olmadı bile. | Open Subtitles | تلك القصة لم تكن مطلقاً في الرسالة,هي حتى لم تحدث مطلقاً |
| Sonuç olarak, burda yapmaya çalıştığım çocuklar için tamamen gerçekci bir deneyim yaratmak, onların bu hikayenin bir parçası olduklarını hissettikleri bir deneyim. | TED | و اخيرا ما كنت احاول عمله هنا هو خلق تجربة غامرة حقا للأطفال، حيث يشعرون حقا انهم جزء من تلك القصة جزء من تلك التجربة |
| O huysuz adamın hikayesi ortaya çıkmaya başlıyor galiba. | Open Subtitles | تلك القصة للرجل الغاضب بدأت تتضح قليلاً هنا. |
| Pilotla ilgili şu hikaye uydurma, öyle değil mi? | Open Subtitles | تلك القصة حول الطيار مزحة ، صحيح؟ |
| Bu haberi yapabilmen için sana zaman, para ve destek sağlayan gazete. | Open Subtitles | الورقة التي أعطتك الوقت و المال و الدعم للحصول على تلك القصة |
| Ve burada kısaca şu hikayeyi anlatacağım size. | TED | و سأحكي لكم تلك القصة بعد دقيقة. |