| o grubun bana davranış şeklinden bıktım. | Open Subtitles | أنا كرهت من الطريقة التي تعاملني بها تلك المجموعة. |
| Bilirsin işte, o grubun bir üyesi olmayı çok seviyorum. | Open Subtitles | انا احب فحسب أن أكون جزء من تلك المجموعة |
| Ama Bu grubun sadece yüzde 37'si aileleriyle gerçekten ırk hakkında konuşmuş. | TED | لكن 37% من تلك المجموعة تحدثت في الواقع حول العنصرية مع أسرهم. |
| o grup sayesinde bir şeye ait hissediyordum, insan gibi. | Open Subtitles | تلك المجموعة تجعلك تشعر بأنّك جزء من المجتمع وتشعرك بالإنسانية |
| Bin yıllık bir saltanat kurmayı kendine görev edinmiş Şu grup. | Open Subtitles | تلك المجموعة التي احتلَّت العالم لتحقِّق ألف عامٍ من المجد، |
| Bir ya da iki tanesi fakat bir lider olarak, o koroda asla şarkı söylemedim. | Open Subtitles | واحد أو إثنان ولكن كقائد، لما منحت صوتي إلى تلك المجموعة |
| Eğer o grupla beraber kaçarsa, ...başka bir ülkeden askeri destek alabilir ve geri dönebilir. | Open Subtitles | . إذا هربت مع تلك المجموعة . هي قد تحصل على الدعم العسكري من البلاد الأخرى وترجع |
| Sadece gücü ve bağlantıları olan birinin bu grupla ilgili bilgisi olabilir. | Open Subtitles | فقط شخص بالسلطة والإتصالات سيكون لديه معلومات عن تلك المجموعة |
| o grubun bir parçası olmak. | Open Subtitles | أن أكون جزءاً من تلك المجموعة |
| Gözün o grubun üzerinde olsun. | Open Subtitles | راقب تلك المجموعة |
| Maria o grubun bir parçası. | Open Subtitles | و (ماريا) جزء من تلك المجموعة |
| Lorna Bu grubun başında, Mavi Kurdeleliler. | Open Subtitles | لورنا يعمل مع تلك المجموعة هناك، والأشرطة الزرقاء. |
| Ayrıca, onlar birbirlerini de öldürdüler ve hayatta kalanlar Bu grubun üyeleri oldu. | Open Subtitles | ،علاوة على ذلك، أولئك الرجال قتلوا بعضهم البعض .والذين بقوا منهم أعضاء تلك المجموعة |
| Üzgünüm, sen artık Bu grubun bir parçası değilsin. | Open Subtitles | يؤسفني أنكِ لم تعودي جزءاً من تلك المجموعة |
| Temas kurduğunuz o grup Çinli bir kardeşlik cemiyeti. | Open Subtitles | تلك المجموعة التي تواصلت معها هي منظمة أخوية صينية |
| Suçu üstlenen Şu grup... Evet. General... | Open Subtitles | هذا فضيع، و كله بسبب تلك المجموعة |
| Bir ya da iki tanesi fakat bir lider olarak, o koroda asla şarkı söylemedim. | Open Subtitles | واحد أو إثنان ولكن كقائد، لما منحت صوتي إلى تلك المجموعة |
| Eğer taban çökmediyse eminim kızın da aşağıda o grupla birliktedir. | Open Subtitles | إن كانت كل المنافذ مسدودةٌ.. فأنا متأكدٌ من إن إبنتكَ موجودةٌ في الأسفل مع تلك المجموعة |
| Ve bu grupla başarmak istediğimiz şey birbirlerini anlamalarını sağlamak, aralarında güven oluşturmak, birbirlerini desteklemelerine, güzel sorular sormayı, diğer yandan da kavramları net bir şekilde açıklamayı öğrenmelerine yardımcı olmak. | TED | وهذا ما نفعله مع تلك المجموعة لنجعلهم يفهمون بعضهم، ويبنون الثقة بينهم، ويدعمون بعضهم، ويتعلموا أن يسألوا اسئلة جيدة، وأيضاً أن يتعلموا كيف يشرحون المفاهيم بوضوح. |
| Ne iş çevirdiklerini anlamak için o gruba girmeni istiyoruz. | Open Subtitles | نريدك في تلك المجموعة لتجد لنا ما يخطط له السوفييت |
| Kendini hala o grupta dışlanmış gibi hissettiğin doğru değil mi? | Open Subtitles | اليس صحيحا أنكي تشعرين بأنكي مرفوضة في تلك المجموعة |