| Philadelphia'nın dışında beni bekliyor. | Open Subtitles | انها تنتظرنى انا و ليس هو خارج فيلاديلفيا |
| Hala bekliyor olabilirsin düşüncesi ile geldim ben buraya! | Open Subtitles | انا فكرت انه ربما بالصدفه قد تكون مازلت تنتظرنى |
| Belediye Başkanının eşi Fanny Crill beni bekliyor. Affedersiniz. | Open Subtitles | فانى كريل , زوجة العمده تنتظرنى , من فضلك |
| - Başlamayı bekliyorlar. - Evet. Arabada bekleyen bir karım var | Open Subtitles | انهم ينتظرون البداية نعم و انا لدى زوجة تنتظرنى فى السيارة |
| Didi beni San Francisco'da beklerken Charlotte ise Los Angeles'ta bekliyordu. | Open Subtitles | بينما كانت ديدى تنتظرنى فى سان فرانسيسكو كانت شارلوت تنتظرنى فى لوس انجلوس |
| Beni bekleme. Bir sonraki derse gideceğim. | Open Subtitles | لا تنتظرنى فأنا سأذهب لأتابع الدرس الثانى |
| Sağa sola koşturdular. Sonra da evde, beni beklediğini söylediler. | Open Subtitles | جعلونى أدور، ثمّ اتصلوا بى أخيرًا ليُخبروننى بأنّها بالبيت تنتظرنى |
| Hayır, Grady. Burada beklemeni istiyorum. | Open Subtitles | لا يا جريدى ,اريدك ان تنتظرنى هنا |
| Selam. Her şey yolunda mı? Birkaç dakika bile beklemiyor. | Open Subtitles | هل كل شئ على ما يرام الا يمكن ان تنتظرنى حتى لدقيقتين . |
| Bu anı mahvettiğim için üzgünüm, ama pislenmiş çarşaflar beni bekliyor. | Open Subtitles | آسفه على نهايه الوقت الممتع لكن الأوعيه المتسخه تنتظرنى |
| Diyorum ki, üst katta güzel bir kadın bekliyor anladınız işte, seks yapmak için bekliyor. | Open Subtitles | تنتظرنى لأمارس معها الجنس. ماذا , الأن؟ ? |
| Kadın üst katta benimle seks yapmak için bekliyor ama ben alt katta başka bir mekândan ayarladığım bir kadınla yaşadığım bazı heyecanlı anlarımın yinelemelerini seyrediyorum ve kendimi rahatlatıyorum. | Open Subtitles | تنتظرنى لأمارس معها الجنس. بالأعلى وانا هنا بالأسفل , اشاهد بعض الاعادات |
| Bayan Van Hopper bekliyor ve a... artık vedalaşsak iyi olacak. | Open Subtitles | السيدة "فان هوبر " تنتظرنى ولابد أن أذهب الآن |
| Bayan Van Hopper bekliyor ve a... artık vedalaşsak iyi olacak. | Open Subtitles | السيدة "فان هوبر " تنتظرنى ولابد أن أذهب الآن |
| Hayal kırıklığına uğrayacaklar ve Cecile de beni aşağıda bekliyor. | Open Subtitles | سوف يشعرون بخيبة الأمل ، و إن سيسيل " تنتظرنى بالأسفل " |
| Yapamam. Karım beni bekliyor. | Open Subtitles | أوه لا حقا لا استطيع زجتى تنتظرنى |
| - Başlamayı bekliyorlar. - Evet. Arabada bekleyen bir karım var | Open Subtitles | انهم ينتظرون البداية نعم و انا لدى زوجة تنتظرنى فى السيارة |
| Gitmemi istiyor. Aşağıda beni bekleyen bir araba varmış. | Open Subtitles | طلبت منى أن أغادر هناك سيارة تنتظرنى فى الخارج |
| Dersten sonra platformun üstünde beni bekliyordu... çırılçıplaktı... ona sahip olurken onu boğuverdim. | Open Subtitles | ... وبعد انتهاء الدرس كانت تنتظرنى على الرصيف ... ... عارية تماماً ... ... وخنقتها ... |
| -Bayan Cardenal beni bekliyordu. | Open Subtitles | ـ إن الآنسة كاردينال تنتظرنى |
| Beni bekleme. Geç döneceğim. | Open Subtitles | لا تنتظرنى , فسوف اعود متأخره |
| Onun dışarıda beklediğini söylemiştiniz, ben... benim hemen onu görmem gerekiyor. | Open Subtitles | تنتظرنى انها قلتى الان لرؤيتها احتاج انا |
| Beni beklemeni söylemedim mi? | Open Subtitles | لم أُخبرك ان تنتظرنى |
| İşimi bırakıyorum, onun yüzünden mesleğimi tehlikeye atıyorum, o da beni bir iki dakika daha beklemiyor. | Open Subtitles | لقد تخليت عن وظيفتى, وعرّضت مستقبلى للخطر من اجلها وهى لاتتحمّل ان تنتظرنى لعدة دقائق . |
| Ne zaman geri geleceğimi bilmeden, Ri Na da her zaman beni bekler. | Open Subtitles | عزيزتنا رى نا أيضاً تنتظرنى على الرغم من أنها لا تعلم متى سأعود |