"تنفي" - Traduction Arabe en Turc

• inkar
• reddediyor
• inkâr ediyor
• reddetmiyor
• sürgün ettiğini

Yani sen bilgimiz dışında soğuk odalardan ayrıldığını inkar etmiyorsun.
إذن انت لا تنفي خروجك من غرفة التبريد بدون علمنا

Ne gördüğünü inkar ediyor ve görmediklerine inanıyor.
هي تنفي ما حصل أمامها وتقول ما لم يحدث أمامها

Bir Belediye Meclis Üyesinin suçlanmasının yaklaştığını, doğrulayabilir ya da inkar edebilir misiniz?
يمكنك أن تؤكد أو تنفي أن لائحة الاتهام من كولنز الوزيره وشيكة؟

Temiz idrar örneği veriyor, kortizon kullandığını reddediyor ama sen kortizon tedavisi için ilaç veriyorsun.
عينة البول نظيفة تنفي وجود الستيرويد و تعطيه عقاراً لماذا تعاطي الستيرويد؟

Korkarım hasta hala bir gücü olduğunu inkâr ediyor.
إنها تنفي أن تكون لديها قوى خارقة

Yetkililer bu uzaktan atışların teröristlerle ilgisini doğrulamıyor veya reddetmiyor.
السلطات لم تؤكد أو تنفي ما إذا * كان لإطلاق الرصاص علاقة بالإرهاب

Kendi kanını nasıl sürgün ettiğini, o yalan söylerken ben doğruyu söyledim diye beni nasıl kovduğunu?
تنفي من هي من دمائها؟ تسجنني لقولي الحقيقة بينما لا تقولُ هي إلا كذباً؟

Peki o halde Anna'nın bu bileşeni kullandığını inkar etmesine rağmen onu kullandığını nasıl kesin biçimde kanıtlayabiliyorsunuz?
إذًا كيف تثبت إثباتًا قاطعًا أن آنا استعملت هذا المركب رغم أنها تنفي ذلك؟

Liv, müşterisinin ilişkiyi inkar etmesini kabul etseydi bugün bu sorunların hiçbirini yaşamazdık.
لو أن ليف جعلت موكلتها تنفي الموضوع منذ البداية، لتجنبنا كل هذا.

Havayolu şirketi değerli bir şeyin varlığını ne doğruladı ne de inkar etti.
شركة الخطوط لا تؤكد ولا تنفي وجود اي شئ قيم على الطائرة

Her ne kadar inkar etse de tamamını bitirdi.
انها اكلتهم مثل آكلات اللحوم وأنها تنفي ذلك.

Hapishanelerin varlığını inkar etmiyorsunuz o zaman, öyle mi?
اذا انت لا تنفي وجود هذه السجون ؟

- Sayın Yargıç, hükümet meydana gelen bu tutuklamayı bile inkar ediyor.
-سيادة القاضي، الحكومة تنفي حتى حصول عملية الاعتقال

Çin ise onu yaptığını inkar ediyor.
والصين تنفي بناءها له.

ÇEKİRDEK ERİMESİ! Janjira Elektrik, örtbasa karıştığını inkar etti Pekala.
(شركة كهرباء (جانجيرا" "تنفي اشتراكها في التستّر

Polis, örtbas iddiasını reddediyor
الشرطة تنفي اي تغطية للموضوع

HAVA KUVVETLERİ ROSWELL'DE UFOLARIN VARLIĞINI REDDEDİYOR
-القوات الجوية تنفي وجود صحونطائرةفي (روزويل)

Küçük Zachary'nin ölümüne gelince müvekkilim her türlü ilgisi olduğunu çok net inkâr ediyor.
وبالنسبة لموت (زاكاري) الصغير موكلتي تنفي بشكل قاطع أي تورط

Parka gittiğini inkâr ediyor ama Booth ona inanmıyor.
هي تنفي ذهابه إلي المتنزه ولكن (بوث) لا يصدقها

Yetkililer, ülkenin diğer tarafında, Tacoma'daki bu son gelişmenin... cinayetlerdeki acelecilikle bağlantısını... reddetmiyor veya onaylamıyorlar.
السلطات لم تنفي أو * ... . تؤكد أن النشاط الأخير هنا في تاكوما * ... .