| Daha önce konuşmadığımızdan, özel olarak istediğiniz belli istekleriniz olup olmadığını öğrenmek harika olur. | Open Subtitles | بما أننا لم نتحدث من قبل، تسرني معرفة إن كان هناك أمر محدد تريدانه وكيف تودان قضاء وقتنا معاً |
| Üçe kadar saydıktan sonra, istediğiniz zaman ateş edebilirsiniz. | Open Subtitles | بعد الثلاثة، لكما حرية إطلاق النار في وقت تودان. |
| Birbirinize söylemek istediğiniz son bir sözünüz var mı? | Open Subtitles | الآن ، هل لديكما أى كلمات أخيرة تودان قولها لبعضكم البعض ؟ |
| Belki adresini bulmak istersiniz böylece ona biraz ev yapımı çöreklerden gönderebilirsiniz. | Open Subtitles | ربما تودان الحصول على عنوانه كي يمكنكما إرسال بعض الكعك اللذيذ لمنزله هل تذوقت كعكي ؟ |
| İkiniz de bilmek istersiniz diye düşündüm Ulaştırma Bürosu, Arthur West'in evinden iki blok ötede metro hattı üzerinde bir silah buldu. | Open Subtitles | حسنا، ظننت أنكما تودان معرفة مكتب العبور وجد المسدس على مسار النفق بضع بنايات من شقّة آرثر وست |
| Hala "Gerçek ya da Cüret" oynamak istiyorsunuz, değil mi? | Open Subtitles | ــ ما زلتما تودان لعب "حقيقة أم تحدّ"؟ |
| Sadece vitrinlere mi bakıyorsunuz yoksa üzerinize bir şeyler denemek ister misiniz? | Open Subtitles | أتتفرجان علي فحسب أم انكما تودان تجربة شيء ما معي ؟ |
| Ve bazı değişiklikler olacak ve bu hepimiz için geçerli ama istediğiniz zaman benimle konuşmaya gelebilirsiniz. | Open Subtitles | وأجل ستحصل بعض التغيرات وهذه مرحلة انتقالية لنا جميعاً ولكن يمكنكما دائماً اللجوء إلي عندما تودان التحدث |
| Hayır, ikinizde duymak istediğiniz şeyi duydunuz. | Open Subtitles | لا ، لقد سمعتما ما تودان سماعه |
| Bana söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | هل ثمة ما تودان أن تخبراني به يا رفاق؟ |
| Söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | هل من شيء تودان إخباري به ؟ |
| Söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هناك شيء آخر تودان سماعه؟ |
| Söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هناك شيء آخر تودان سماعه؟ |
| Özür dilerim, siz gençler özel olarak konuşmak istersiniz. | Open Subtitles | آسفه، ربما تودان التحدث على انفراد |
| Hey, kin gütmeyi ben de yanındaki adam kadar severim ama parmak kemiğinin kaybı hakkında yakınıp durmak mı diğer kemiğinin yerini gösteren defteri konuşmak mı istersiniz? | Open Subtitles | أنتما، أعشق الضغينة المتأصلة كأيٍّ سواي لكن أتودان الوقوف منتحبَين على عظمة إصبع ضائعة أم تودان التحدث عن سجل يشير للأماكن المحتملة لبقية العظام؟ |
| Ne söylememi istiyorsunuz? | Open Subtitles | ما تودان منّي قوله؟ |
| Oraya gelmemi mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تودان ان انزل اليكما ؟ |
| - Tekrar birleşmek mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | وهل تودان الرجوع لبعضكما؟ لا |
| Yine de bir tane yiyeceğim. Öğle yemeği yemek ister misiniz? | Open Subtitles | سأتناول واحدة على أية حال هل تودان تناول الغداء؟ |
| Vergi Dairesi Edebiyatı'nı okumak ister misiniz? | Open Subtitles | هل تودان قراءة بعض مطبوعات دائرة المركبات؟ |