| Öteki bilim adamları laboratuarlarında oyunlar oynarken Tesla çarpıcı buluşlarını aklında oluşturuyordu. | TED | بينما كان العلماء يلعبون في مختبراتهم، كان تيسلا يُنشئ اختراعاته في مخيلته |
| Tesla dünyayı aydınlatan kişi oldu, ancak bu sadece bir başlangıçtı. | TED | أصبح تيسلا الرجل الذي أنار العالم، لكن تلك كانت البداية فقط. |
| Çünkü ikisini kıyaslarsan Tesla bir nevi akıllara yer etmiş durumda bu sıralar ama gerçekte dünyayı kim değiştirdi? | TED | لأن إذا قارنت بين الإثنين ، تيسلا يملك العقلية المقاربة لأيامنا هذه ، ولكن من غير العالم فعلياَ ؟ |
| Tesla, Almanya'da ve zannediyorum aynı şekilde Fransa'da da, alternatif akım motorunun üretimini sağlayamamış ve bu sebeple Amerika'ya gelmişti. | Open Subtitles | جاء تيسلا الي امريكا لانه حاول ان ينتج محرك التيار المتردد في ألمانيا وفي فرنسا ايضا , لكنه لم يفلح |
| Brandy bizimle gelecek. O olmazsa kız kardeşi Tisla para verir. | Open Subtitles | ولكن (براندي) ستأتي معنا و إذا لم تأتي، (تيسلا) أختها ستأتي |
| Artık Tesla'nın eline, Şikago'da bir tarih yazma fırsatı geçmişti. | Open Subtitles | والان , تيسلا لديه فرصه ليغير التاريخ هناك في شيكاغو |
| Bu, geleceğin ışıldayan şehriydi ve gücünü, Nikola Tesla'nın buluşlarından alıyordu. | Open Subtitles | وكانت هذه هي المدينه الجديده اللامعه للمستقبل وكانت مضاءه بإختراعات تيسلا |
| Tesla, arkadaşlarını ve potansiyel yatırımcıları laboratuvarındaki gece yarısı gösterilerine davet ediyordu. | Open Subtitles | كان تيسلا يدعو اصدقاء ومخترعين الي ليالي طويله من الاستعراض في معمله |
| Bu Tesla'yı, hayatı boyunca saplanacağı bir takıntıya sürükleyecekti: Enerjinin kablosuz iletimi. | Open Subtitles | كان هذه بدايه لهوس أسر تيسلا لبقية حياته بث الطاقه في الهواء |
| 7 Ocak 1900 günü, Tesla bir trenle New York'a geri döndü. | Open Subtitles | في السابع من يناير عام 1900 استقل تيسلا قطارا الي مدينه نيويورك |
| Tesla ve radyo meselesi, kesinlikle çok ilginç bir meseledir. | Open Subtitles | المسأله الخاصه ب تيسلا والراديو هي بحق مسأله مثيره للاهتمام |
| 1915'te, Nobel ödülü Tesla'nın hayatına bir kez daha girmişti. | Open Subtitles | في عام 1915 دخلت جائزة نوبل حياة تيسلا من جديد |
| Bir söylentiye göre Tesla, ödülü Edison ile paylaşmayı reddetmişti. | Open Subtitles | انتشرت اشاعه ان تيسلا رفض مشاركه الجائزه مع توماس أديسون |
| Geleneksel bilim tarafından reddedilen Tesla, ilgisini yine ezoteriğe çevirmişti. | Open Subtitles | منبوذا من العلم التقليدي تحول تيسلا الي الباطنيه من جديد |
| Belgrat'ta, Yugoslavya başkanı Mareşal Tito tarafından bir Tesla Müzesi açıldı. | Open Subtitles | افتتح متحف تيسلا في بلغراد من قبل رئيس يوغوسلافيا، المارشال تيتو |
| Dolaylı delillere rağmen, Tesla'nın fikirlerinin ya da planlarının Stratejik Savunma Girişimi'nde kullanıldığına doğrudan işaret eden bir kanıt yoktu. | Open Subtitles | على الرغم من الأدلة الظرفية لا يوجد دليل مباشر على أن أفكار أو خطط تيسلا استخدمت في مبادرة الدفاع الاستراتيجي |
| Umarım paramla gerçekte her ne yaptıysanız buna değmiştir Bay Tesla. | Open Subtitles | أرجو أن تكون أموالي قد جلبت لي المرجو منها سيد تيسلا |
| MT: Tesla'nın mucit olarak kariyeri hiç iyileşmedi. | TED | م.ت: لم تتعافى مسيرة تيسلا المهنية كمخترع مطلقاً. |
| MT: Nikola Tesla 7 Ocak 1943'de hayata veda etti. | TED | توفي نيكولا تيسلا في السابع من يناير عام 1943. |
| Ama Brandy teklifi kabul eder, o etmezse bile kardeşi Tisla eder. | Open Subtitles | ولكن (براندي) ستأتي معنا و إذا لم تأتي، (تيسلا) أختها ستأتي |