Bunlar bizim yeni ve ilginç konularla haşır neşir olmamıza izin veriyor. | TED | فهو يمكننا من أن نتفاعل بطرق جديدة و وشيقة. |
Çünkü internet özgürlük isteği ile güvenlik talepleri arasında eski bir ikilemi derinleştiren yeni ve karmaşık bir ortam oluşturdu | TED | لأن الانترنت قد شكل بيئة جديدة و معقدة للمأزق القديم الذي يبحث بشدة طلبا للأمن مع الرغبة في الحرية. |
Bu sadece ihlalleri belgelemek için yeni ve potansiyel olarak güvenli bir yol değil ayrıca gelişen global dijital neslini başlatan bir program. | TED | لن يزيد هذا الأمر فقط وسيلة جديدة و آمنة لتوثيق التعسفات ، بل سيفتح آفاقا واسعة للجيل الرقمي العالمي المتزايد. |
Higgs bozonuna eşlik eden yeni parçacıklar ve yeni fenomenler bekliyorduk. | TED | نحن نتوقع جسيمات جديدة و ظواهر جديدة مصاحبة لجسيم هيقز بوزون. |
Büyüdüğünde yeni bir okula ve yeni bir başlangıca yelken açtı. | Open Subtitles | و كرجل، قام بالسفر لمدرسه جديدة و حصل على بداية جديدة |
Her neyse, söz veriyorum 3 ay sonra yepyeni bir hikayeyle karşınızda olacağız yepyeni şarkılar, yeni bir isim. | Open Subtitles | على العموم، أَعِدُكم بذلك ..سنعود بعدثلاثةأشهرِ. مَع قصّة جديدة، أغاني جديدة و اسم جديد. |
Tüm o yepyeni bir başlangıç, herkesi öldürüp yoluna devam etme meselesi beni etkilemişti. | Open Subtitles | كلّ هذا الكلام عن بداية جديدة و قتلهم و المضيّ قدماً... أثّر بي نوعاً ما |
Ve sana eziyet etmek için yeni ve eğlenceli yollar aramaktan çok yoruldum. | Open Subtitles | و أنـا متعب للغاية من التفكير في طرق جديدة و مثيرة لمعـاقبتك |
Siz bir şeyler düşünürsünüz. Yaptığınız şey bu, insanları kandırmak için yeni ve zekice şeyler düşünmek. | Open Subtitles | ستجدون حلا, فهذا ما تفعلونه تجدون طرقا جديدة و مبتكرة لخداع الناس |
Bilimin, dünyadaki yaşam hakkında yeni ve çok farklı bir tarihi kucaklaması gerekecekti. | Open Subtitles | سيعتنق العلم نظرية جديدة و تاريخ مختلف للحياة علي الأرض |
Yeni bir dünya düzeninin kendini göstermeye başladığını ve bu düzenle birlikte yeni ve ilerici uluslararası işbirliğinin temellerinin atıldığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أن النظام العالمي الجديد يظهر، و، معه، الأسس لحقبة جديدة و مُطَورة من التعاون الدولي. |
Her gün, suç işlemenin yeni ve ilgi çekici yollarının hayalini kuran insanlar için çalışıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل لأناس يقضون وقتهم يحلمون بطرق جديدة و مثيرة للقتل |
En iyi silah üreticilerimizden biri için yeni ve aşırı derecede tehlikeli bir mikroçip üreten bir ekibin içinde. | Open Subtitles | إنه جزء من الفريق الذي إخترع رقاقة جديدة و في غاية الخطورة لقد كان واحد من أفضل مصممي أنظمة الدفاع لدينا |
Tamamen yeni ve daha güvenli bir parkın inşası için yeterli bilgiler var bende. | Open Subtitles | أعتقد أني أملك المعرفة الضرورية لبناء حديقة جديدة و أكثر أمانا |
Geleneksel medya titanlarını, yeni ve çok daha sofistike remiks kültürüyle aynı çukura sokuyordu. | Open Subtitles | كان يناطح عمالقة الإعلام التقليدي بثقافةِ مزجٍ جديدة و رفيعة |
Bazılarını İnternet'te satıyorum, bu da yeni ve güzel bir tecrübe oldu. | Open Subtitles | كما أنني أصبحت أبيع بعضهم على الانترنت و التي هي تجربة جديدة و ممتعة |
Size... yeni bir Roma yeni bir İtalya... ve yeni bir imparatorluk vaat ediyorum. | Open Subtitles | أعدكم بروما جديدة بإيطاليا جديدة و إمبراطورية جديدة |
Yeterince uzun o yeni bir hayat, yeni bir eş ve yeni çocuk olduğunu? | Open Subtitles | بما يكفي ليحصل على حياة جديدة ، زوجة جديدة و أولاد جدد ؟ |
Yedi parçalık, yepyeni bir çokyüzlü zar seti aldım. | Open Subtitles | لدي سبعة نرد جديدة و هي متعددة الأسطح |
Bir başka yıl, yepyeni bir günlük. | Open Subtitles | سنة جديدة و مذكرة جديدة. |