| İtirazı olan yoksa bir seans düzenlemek istiyorum. | Open Subtitles | إذا لم يعترض أحد سوف أحاول عمل جلسه الليله |
| Bir seans daha yapmayı öneriyorum ama bu defa bilimsel koşullar altında. | Open Subtitles | أود ان أقترح جلسه أخرى تحت شروط علميه هذه المره |
| O laboratuvarda olanları öğrenmenin tek yolu, Zuber'la özel bir seans. | Open Subtitles | الطريقه الوحيده لكي نكتشف ماذا يحدث في ذلك المختبر هو جلسه خاصه مع زبير |
| Biliyorum sadece bir seans yaptık. | Open Subtitles | انا اعلم ان مابيننا فقط جلسه واحده ولكن مما انا اسمعه... |
| -Anlattığım seansı hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تتذكرون جلسه تحضير الارواح التى اخبرتكم عنها |
| ! Dublaj seansını mahvettiğim için mi böyle davranıyorsun? | Open Subtitles | حسناً , هل هذا بخصوص انني قمت بإفساد جلسه الصوت ؟ |
| Bir seans kaçırmak dünyanın sonu olmaz herhâlde. | Open Subtitles | لكن تفويت جلسه واحده ليست نهايه العالم |
| Julia... Sana bir seans için randevu vereyim. | Open Subtitles | جوليا , لما لا نحدد جلسه رسميه |
| - Acil bir seans ayarlarım. | Open Subtitles | سوف أتصل بها و أحجز جلسه مستعجله |
| Her gün bir seans, bebeğim. | Open Subtitles | كل يوم هو جلسه تحضير ارواح يا عزيزى. |
| Geçenlerde burada seans yapmıştık ve kötü bitmişti. | Open Subtitles | لقد حضرنا جلسه منذ عدة أيام |
| Ama ben seans ayırtmamıştım ki. | Open Subtitles | لكني لم احجز جلسه |
| Şu ana kadar gayet verimli bir seans oldu, değil mi Patrick? | Open Subtitles | حسناً يا رفاق ، لهذا المدي هذه كانت جلسه مثمره، ألم لتتفقوا.. (باتريك)؟ |
| - Bir seans için kiraladı beni. | Open Subtitles | -لقد حجزت لي جلسه . |
| Bu başlı başına bir terapi seansı. | Open Subtitles | حسنا,هذه فى حد ذاتها تعتبر جلسه علاج نفسى |
| Pazar gününe acil terapi seansı. | Open Subtitles | اردتم جلسه عاجله بدلاً من يوم الاحد |
| Ama dublaj seansını yöneteceğini söylemiştin. | Open Subtitles | لكنك وعدت ان تدير جلسه الصوت |