| Üst katta bir süit oda ile karşılaştılar ve tekmeleyerek kapıyı açtılar ve yatağın kenarında saklanan bir adam buldular. | TED | خلال بحثهم وجدوا جناحا في الطابق الأعلى للفندق قاموا بكسر الباب ووجدوا شخصا مختبئا خلف السرير. |
| Size harika bir süit hazırlatmıştım banyosu ve diğer... | Open Subtitles | لقد جهزنا لكم جناحا رائعا.. بحمام و.. |
| Yo, yapamazsın! Bana bir süit ayırmıştı. | Open Subtitles | كلا، لن تفعلي ذلك لقد قدم لي للتو جناحا |
| Bir şey yapmadan önce sırf "bilmem neyin kanatları" demen onu özel bir hareket yapmaz. | Open Subtitles | لمجرد أنك تقول "جناحا .. " قبل أن تفعل شيئا فهذا لا يعني أنك تقوم بحركة مميزة |
| Gözetimin kanatları. | Open Subtitles | جناحا المراقبة |
| Çamurluğunun birini düşürmüş galiba. | Open Subtitles | يبدوا وكأنه فقد جناحا |
| Çamurluğunun birini düşürmüş galiba. | Open Subtitles | يبدوا وكأنه فقد جناحا |
| - Fairmont'ta bir süit ayırttık. | Open Subtitles | ـ لقد حجزنا جناحا في فندق "فيرمونت". |
| Görüyorum ki süit odayı sen almışsın. | Open Subtitles | أراك اخترت جناحا فاخرا |
| Meurice'te bir süit tutarız. | Open Subtitles | سنحجز جناحا في "موريس". |
| süit gibi... | Open Subtitles | لقد كان جناحا |
| - İhtilafın kanatları. | Open Subtitles | جناحا الاختلاف |