| Ben de olayın kaza olup olmadığını uzun süre düşündüm. | Open Subtitles | أعرف، تساءلت عن ذلك مئة مرة لو كان حادثاً حقاً |
| İnsanlar bana kızımın ölümünü sorduklarında, onlara bir kaza olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | عِندما يسألني الناس عن موتِ ابنَتي أقولُ لهُم بأنَ ذلكَ حادثاً |
| - Hayır! - Sadece kaza olup olmadığını öğrenmek için ankesörlü telefondan arayabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نتصل كمجهول من هاتف عام لنعرف إن كان هناك حادثاً فحسب |
| kazara oldu. Kucağına oturmak istememiştim. | Open Subtitles | معذرة ، لقد كان حادثاً لم أقصد الجلوس علي حجرك |
| İki kere Kazayla köpeğimi astı ya da öyle dedi. | Open Subtitles | وتشنق كلبي، مرتيّن كان ذلك حادثاً أو هذا ما تقوله |
| Kıskandın ve kavga ettiniz düşüp başını çarptı, bir kazaydı ve sevgilisi de olaya şahit oldu. | Open Subtitles | كنت غيورة، تشاجرت. ضرب رأسه. لقد كان حادثاً. |
| - Yavaş ol ahbap. Kim olduğunu bilmiyoruz ve kaza görmüyorum. | Open Subtitles | أولا، نحن لا نعرف من أنت ثانياً، نحن لا نرى حادثاً |
| Bu bir kaza değildi, ama o şekilde görünmesini istediler. | Open Subtitles | لم يكن حادثاً كان من المفترض أن يبدو كأنّه كذلك |
| Ama gelir gelmez polis aradı ve bir kaza olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وعند وصولي تلقيت مكالمة من الشرطة يفيدونني بأن حادثاً قد وقع |
| İlaç etkisini göstersin, arabayla nehre uçuracağız. kaza süsü verin. | Open Subtitles | أحقنه بمخدّر، وسنوصله للنهر ليبدو الأمر كما لو كانّ حادثاً |
| Park Caddesi ve 34. Cadde'de kaza var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو بأن هناك حادثاً قد وقع في الحديقة والشارع 43 |
| Merhaba, medya ile ilgileneceğim. Turistlerin paniğe kapılmasını istemiyoruz. Şimdilik bu bir kaza. | Open Subtitles | سأتولى أمر الصحافة، فنحن لا نرغب بإخافة السياح للوقت الحاضر، لقد كان حادثاً. |
| Avukat beyin ilettiği Cezayir polisinin raporu yangının bir kaza olmadığını ve ailenize yönelik bir saldırı olduğunu doğruluyor. | Open Subtitles | تم تقديم تقرير الشرطة الجزائرية عن طريق القنصلية وهو يشير إلى أن إطلاق النار كان حادثاً وتم التأكيد بحدوث |
| Eğer bu bir kaza ise, bunu onlara hemen anlatmalıyız. | Open Subtitles | إستمع إلى إذا كَانَ حادثاً يَجِبُ أَنْ نخبرْهم هذا الآن |
| Maalesef, Şerif Wilkins Will Balint'in ölümünü kaza olarak raporladı. | Open Subtitles | للأسف, الشريف ويلكنس قد قرر بأن وفاة ويل بالينت حادثاً |
| Bunu projelendirsem, beni şöyle düşündürürdü Motorsikletimle kaza yapmasam, 120 ye kadar yaşardım. | TED | إذا فكّرت في كيفيّة التّغيير على المستقبل بنفس النّسبة، سأعيش إلى عمر ال120 إذا لم أعمل حادثاً على درّاجتي النّاريّة |
| İki uçağın da vurmasını görmedim. Penceremden ilk baktığımda, ilk kulenin yandığını gördüm, ve bir kaza olmuş olabileceğini düşündüm. | TED | لم أرى أي من الطائرات تصطدم. عندما نظرت من نافذة بيتي، رأيت أول الأبراج يحترق، وقد فكرت بأنه ربما يكون حادثاً. |
| Lanet olasıca gazla başka kaza olmasını istemediğim için pencereyi açtım. | Open Subtitles | فتحت النافذة لأني لم أرد حادثاً آخر باشتعال الغاز |
| Ahh? Seni şurda kazara vursam nasıl olur acaba? | Open Subtitles | حادثاً ، ماذا لو أطلقت عليك وأقول كان حادثاً |
| Araştırmalardan sonra savcılığın, J. Angelov'un ölüm nedeniyle ilgili verdiği karar şudur Kazayla olmuştur. | Open Subtitles | يقر المكتب بهذا المستند أن موت جيمس أنجلوف كان حادثاً |
| - Biz suyun 10 metre altında bir araba enkazında tanıştık. - Evet, ama o bir kazaydı. - Manny bana zarar vermez. | Open Subtitles | ـ أننا أجتمعنا في حطام السيارة تحت الماء ـ لكن كان حادثاً |
| Evet. Bir olay daha olması hoşlarına gider. Savaş istiyorlar. 200 dolar teklif et. | Open Subtitles | نعم.إنهم يريدون حادثاً آخر إنهم يريدون حرباً.قل لهم مائتين |
| Bu korkunç kaza için birilerini sorumlu tutmak istediğinizi biliyorum, ama olan şey sadece bir kazaymış. | Open Subtitles | اعلم كم كنت ترغب بشدة للعثور على على شخص متهم هذا الحادث الفضيع لكن لم يكن الأمر الا حادثاً |
| Bu arada uyumam var ya tek seferlik bir olaydı. | Open Subtitles | بالمناسبة حين غفوت لقد كان هذا حادثاً عرضياً. |
| Ortada bir kanıt yok! Muhtemelen kazadır. | Open Subtitles | لا برهان على ذلك من المحتمل أن يكون حادثاً عرضياً |
| 17 yaşında ve daha kendi hatası olan hiçbir kazaya karışmamış. | Open Subtitles | إنه في الـ 17 و لم يحدث له حادثاً كان نتيجة لخطئه |