acil durum olduğunu ve fazla konuşmamasını söyle. | Open Subtitles | أخبرهم بأنها حالة الطواريء القصوى وسنحاول أن ننزلهم |
Burası Air Force One. acil durum bildiriyoruz. | Open Subtitles | .هنا طائرة الرئاسة، نعلن عن حالة الطواريء |
Birleşik Devletler birinci sınıf bir acil durum içerisinde. | Open Subtitles | لقد أعلنت الولايات المتحدة حالة الطواريء من الدرجة الأولى. |
911, Acil durumunuz nedir? | Open Subtitles | ما هى حالة الطواريء ؟ |
Acil durumunuz nedir? | Open Subtitles | ما هى حالة الطواريء ؟ |
Bunlar kurtarma paketleri... Yanlızca acil durumlarda kullanılmalı | Open Subtitles | أيها السادة ، لا تستعملوا البطاقات التي تُسلم إليكم في حالة الطواريء القصوى |
Lanet olsun tabi ki öyle. Bir saat önce acil durum çıkardım. | Open Subtitles | بالتأكيد لقد أعلنت حالة الطواريء منذ ساعة |
Lanet olsun tabi ki öyle. Bir saat önce acil durum çıkardım. | Open Subtitles | بالتأكيد لقد أعلنت حالة الطواريء منذ ساعة |
Dunwich polis yetkilileri derhal geçerli olmak üzere kasabada acil durum ilan ettiler. | Open Subtitles | سلطة شرطة "دانوتش" تعلن حالة الطواريء فورا "بمحافظة "دانوتش |
Başkan acil durum ilanı için hazırlandı. | Open Subtitles | الرئيس مستعد لإعلان حالة الطواريء |
- Efendim, acil durum. | Open Subtitles | و لكن حالة الطواريء يا سيدي إتبعني |
Şu acil durum tam bir saçmalık! | Open Subtitles | حالة الطواريء هذه ما هى إلا هُراء |
acil durum nedir? | Open Subtitles | ما هي حالة الطواريء لديك ؟ |
- acil durum ne? | Open Subtitles | ما هى حالة الطواريء ؟ |
acil durum bildiriyorum! | Open Subtitles | إعلان حالة الطواريء! ... |
Bu bölüm acil durumlarda kendini kilitleyecek şekilde tasarlandı. | Open Subtitles | تم تصميم ذلك الجناح خصيصاً ليدخل بحيز الإغلاق في حالة الطواريء |