Ama eğer arka bahçeme birini gömen ben olsaydım durmadan bunu düşünürdüm. | Open Subtitles | ولكن لو دفنت شخص فى حديقتى, سوف ابقى أفكر فى الموضوع طول الوقت |
Bu arada, broşürlerinizi benim bahçeme düşürmüşsünüz. | Open Subtitles | بالمناسبة، لقد تركتى بعضا من منشوراتك فى حديقتى |
Aptallar, Bahçemi ucuz bir otel gibi kullanmışlar. | Open Subtitles | هؤلاء الاغبياء يُعاملون حديقتى مثل النزل الرخيص |
Ama o adamları bahçemden çıkarsanız iyi edersiniz yoksa günlerini gösteririm. | Open Subtitles | من الافضل لك ان تخرج هؤلاء خارج حديقتى او سوف اتعامل معهم انا بنفسى |
Oradan şu kapıların oraya kadar benim laboratuvarım vardı onların ötesinde de bahçem. | Open Subtitles | إلى تلك الطريق كَان مختبرَي. و فى الاعلى كانت حديقتى |
Parayı esirgemedik. Kenya'daki parkım bunun yanında çocuk oyuncağı kalacak. | Open Subtitles | تجعل حديقتى فى كينيا تبدو صغيرة وقليلة الأهمية بالمقارنة |
Eskiden yıldızlarla konuşurdu. Sunnydale'deki bahçemde gökyüzü ile iletişim kurmak için saatlerce uğraşırdı. | Open Subtitles | لقد تحدثَت معهم, لقد قضت ساعات فى حديقتى تنسجم مع السماء |
Howell onu Bahçemdeki sarı güllerin altına gömdü. | Open Subtitles | و دفنها هويل تحت شجرة زهور صفراء فى حديقتى |
Arka bahçeme çam ağacı dikiyordum. | Open Subtitles | .... وقتها كنت اضع بعض الصنوبر فى حديقتى.انا |
Bir kerecik daha bahçeme gidebilir miyim? | Open Subtitles | أاستطيع ان اذهب الى حديقتى مرة اخيرة |
Büyülü küçük bahçeme, gelin | Open Subtitles | هنا فى حديقتى المسحورة |
Ne kadar güzel. Bahçemi özlüyorum. | Open Subtitles | يا للجمال, لقد افتقدت حديقتى |
Bahçemi tam buraya yapacağım. | Open Subtitles | سوف أضع حديقتى هنا |
Bahçemi düzenliyorum. | Open Subtitles | أهذب حديقتى |
Şu tombalakları da bahçemden çıkart. | Open Subtitles | وأبعد هؤلاء النقانق بعيداً عن حديقتى |
Biliyorsunuz içindeki tüm sebzeler taze ve kendi bahçemden. | Open Subtitles | أتعلم, كل هذه الخضروات طازجة من حديقتى |
Evet, değil. Yani benim değil. Burası benim bahçem değil. | Open Subtitles | اجل, لا أحد, أقصد هذه ليست حديقتى. |
Burası benim parkım! | Open Subtitles | هذه حديقتى انا |
bahçemde eklipta otu olmasaydı ölmüş olurdun. | Open Subtitles | إذا لم يكن لدى ألبا فى حديقتى , لكنت مُت |
Sonra genç Henry çıkageldi ve senle diğer tomurcuklar açtınız bahçemde. | Open Subtitles | ثم جاء "هنرى" الصغير .... وأنت وجميع الزهور الآخرى فى حديقتى |
Bahçemdeki seçim tabelası olayından beri birbirimizi görmemiştik. | Open Subtitles | حادثة لافتة الأنتخابات فى حديقتى |
Bahçemdeki çimenleri biçer misin? | Open Subtitles | مارأيك أن تجز حشائش حديقتى |