| Papalık refakatçisi olarak istediğim yere at sürebilirim, değil mi? | Open Subtitles | و كمندوب بابوي لابد أن أكون حراً للذهاب حيث أريد ، صحيح ؟ |
| Bu arabaya gönüllü olarak bindim ve istediğim yere götürmezseniz şu an inebilirim. Tamam. | Open Subtitles | لقد ركبتُ هذه السيّارة طوعاً، وسأخرج منها إذا لمْ تصطحبيني حيث أريد. |
| Cuma günü 18 yaşıma giriyorum, Nereye istersem gidebilirim. | Open Subtitles | سأبلغ الثامنة عشر في الجمعة المقبل أنا أذهب حيث أريد |
| Yani bu... bu tam anlamıyla 5 yıl sonra olmak istediğim yer. | Open Subtitles | حيث أريد أن أكون بالضبط بعد خمس سنوات من الآن |
| Tam olarak olmak istediğim yerde tam olarak yapmak istediğim işi yapıyorum. | Open Subtitles | أنا حيث أريد أن أكون و أفعل ما أريد |
| Beni gitmem gereken yere götür, doğru mu? | Open Subtitles | لتوصلني حيث أريد أن أذهب، أليس كذلك ؟ |
| Daha siz farkında olmadan ben olmak istediğim yerdeydim. | Open Subtitles | وقبل أن يعلم أحد بهروبي، أصبحت حيث أريد أن أكون |
| Dostum, canım nereye isterse oraya giderim. | Open Subtitles | انا أذهب حيث أريد يا رجل |
| Daha önce hiç böyle hissetmedim. Şu anda tam olmak istediğim yerdeyim. | Open Subtitles | لم أشعر هكذا من قبل أنا حيث أريد أن أكون بالضبط |
| - Kellenin gitmesini istemiyorsan beni istediğim yere götürmeni tavsiye ederim. | Open Subtitles | إنْ أردتَ الحفاظ على رأسك فأقترح أنْ توصلنا حيث أريد |
| Hayatımızı şu şekilde tanımlıyoruz: Buradayım, burası da gitmek istediğim yer. Bunlar da varmak istediğim yere ulaşmak için atmam gereken adımlar, başarılı olursam hayat harika olacak. | TED | نعرّف حياتنا بالطريقة التالية: ها أنا ذا، هناك حيث أريد الذهاب، هذه هي الخطوات التي عليّ اتخاذها لكي أنتقل من حيث أنا إلى حيث أريد الذهاب، فإن نجحت، فالحياة رائعة. |
| Niye ki, sonunda atmak istediğim yere atıyordum. | Open Subtitles | أنا أخيرا أسدد الطابة إلى حيث أريد |
| Bir gün seni istediğim yere göndereceğim, okuldan uzağa. | Open Subtitles | لأننى فى يوم سأضعك حيث أريد, فى الحجز |
| Gördün mü, seni istediğim yere aldım, ve üstelik yumruk bile atmadım. | Open Subtitles | انظر، حصلت لك الحق حيث أريد لك، وأنا ملاذا وأبوس]؛ حتى ر القيت لكمة. |
| Yabancı dilim var. Nereye istersem gidiyor, ne istersem yapıyorum. | Open Subtitles | أتحدث لغات ، أذهب الى حيث أريد و أفعل ما أريد |
| Ayrıca Nereye istersem beni oraya götürecek bir jet. | Open Subtitles | و طائرة نفاثة أذهب بها حيث أريد |
| Ve beni Nereye istersem oraya götürecek bir jet. | Open Subtitles | و طائرة نفاثة أذهب بها حيث أريد |
| Yani bu... bu tam anlamıyla 5 yıl sonra olmak istediğim yer. | Open Subtitles | حيث أريد أن أكون بالضبط بعد خمس سنوات من الآن |
| Çünkü bu, tam olarak benim hayatımın olmasını istediğim yer kırk yedi yaşındaki bir adama benimle evlenmesi için yalvarmak. | Open Subtitles | حقا؟ لأن هذا هو بالضبط حيث أريد أن أكون في حياتي، التسول رجل يبلغ من العمر 47 عاما في الزواج مني. |
| İşte seni istediğim yerde yakaladım. | Open Subtitles | أمسكتك ، حيث أريد بالضبط |
| Gitmem gereken yere gittiğimde 500 daha göndereceğim. | Open Subtitles | لكما 500 أخرى عندما أصل إلى حيث أريد |
| Ben tam da olmak istediğim yerdeydim. | Open Subtitles | كنتُ حيث أريد أنْ أكون بالضبط. |
| Dostum, canım nereye isterse oraya giderim. | Open Subtitles | انا أذهب حيث أريد يا رجل |
| Şu anda olmak istediğim yerdeyim. | Open Subtitles | أنا موجود حيث أريد أن أكون |
| Nerede istersem ve kiminle istersem onunla dans ederim. | Open Subtitles | أرقص حيث أريد ومع من أريد 01: 21: 58,839 |