| Herkes gibi koğuşumuzda kilitli olacağız ama sadece bizim koğuşun çıkış yolu var. | Open Subtitles | أننا سوف نُحجز في زنزانتنا مثل البقية الآخرون، فقط زنزانتنا ستكون وسيلة خروجنا. |
| Herkes gibi koğuşumuzda kilitli olacağız ama sadece bizim koğuşun çıkış yolu var. | Open Subtitles | أننا سوف نُحجز في زنزانتنا مثل البقية الآخرون، فقط زنزانتنا ستكون وسيلة خروجنا. |
| Tam çıkarken gaz borusunun patladığını? Üç kişinin öldüğünü? | Open Subtitles | و أن مصدر الغاز إنفجر أثناء خروجنا و أن ثلاثة قد ماتوا |
| Değil mi, Fuzzy Nuts? - Umarım dışarı çıktığımızda sana borcumu ödemenin bir yolunu bulurum. | Open Subtitles | أنا أود أن تكون هناك طريقة أرد بها الجميل عند خروجنا من هنا |
| - Şu pis samurailer. Demek Asano, Demir Şehri'nden çıkmamızı bekliyordu. | Open Subtitles | الوغد لابد أنه انتظر حتى خروجنا من الحصن |
| çıktığımız anda hemen kapat ve kilitle. | Open Subtitles | و لحظة خروجنا تخبطين الباب بشدة و تغلقيه |
| Size çıkış planımızı anlatacağım. Gidelim! | Open Subtitles | سوف اطلعك على خطه خروجنا من هنا هيا لنتحرك |
| Tek çıkış yolu var- bu tahta kapı, | Open Subtitles | وارى ان طريق خروجنا الوحيد هذا الباب الخشبي |
| çıkış noktamız olan doktorun ofisine gitmek için koridordan 10 metre yürümeliyiz. | Open Subtitles | مما يعني أن يجب أن نسير 30 قدم من الصالة الرئيسية لنصل لمكتب الدكتورة نقطة خروجنا |
| çıkış yapana kadar bir buçuk saat vaktimiz var. | Open Subtitles | أتعلمين , هناك ساعة ونصف قبل موعد خروجنا |
| İsterseniz aynı saati tekrar tekrar yaşayabilir ya da hızlı çıkış sistemimizden faydalanmayı seçersiniz. | Open Subtitles | يمكنك أن تختار إعادة هذه الساعة مرارا وتكراراً أو يمكنك الاستفادة من نظام خروجنا السريع |
| Onu tehlikeden uzak tutarsak bu adadan çıkış biletimiz olacak. | Open Subtitles | إن أبقيناها سالمة ستكون طريق خروجنا الوحيد من الجزيرة |
| Giremeyiz. çıkarken ofisi içeriden kilitlemiştim. | Open Subtitles | لا نستطيع , لقد أغلقت المكتب من الداخل عند خروجنا |
| Ya... Ya sadece Bizi vurmak için dışarı çıkarmak istiyorlarsa? | Open Subtitles | وماذا إن كانوا يريدون خروجنا ليطلقوا النار علينا ؟ |
| Bak, buradan çıkmamızı sağlayabilirim, fakat gitmeliyiz. Hemen gitmeliyiz. | Open Subtitles | أستطيع تدبر أمر خروجنا من هنا، ولكن علينا الخروج حالاً، الآن.. |
| çıktığımız saniye polisi arayacak. Yeniden hapse dönemem. | Open Subtitles | بمجرد خروجنا من هنا سوف تتصل بالشرطة وأنا لا أريد دخول السجن مرة أخرى |
| Hiper uzaydan çıkana kadar görünmez olamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا تشغيل نظام الإخفاء إلا بعد خروجنا من الفضاء الفائق |
| Evet, eğer Bizi izlemiyor ve hiper uzaydan çıkışımızı beklemiyorlarsa. | Open Subtitles | ما لم يكونوا يتعقبونا وكانوا ينتظرون خروجنا |
| Silah işinden çıktığımızı herkese söyledim. | Open Subtitles | أبلغ الجميع خروجنا من الأسلحة ومخططاتنا القادمة |
| Bizi desteklediğin için sağol,ve herşeyden önemlisi zafen için teşekkürler | Open Subtitles | نحمدك على خروجنا سالمين والأهم من ذلك نحمدك على الفوز |
| Buradan çıkmak için kendimize yol açmak zorunda kalabiliriz. | Open Subtitles | ربما يجب علينا أن نقاتل ليشق طريق خروجنا من هنا |
| -Artı bankadan çıkar çıkmaz iptal da etmeyeceğim. | Open Subtitles | سأحرر لك ذلك الشيك و أكثر من ذلك لن أقوم بإلغائه فور خروجنا من البنك |
| Sadece Olive değil. Bu nedenle prova yapıyoruz ya zaten. Bu nedenle şehrin dışına çıkıyoruz. | Open Subtitles | هذا هو سبب بروفاتنا هذا هو سبب خروجنا من المدينة |
| Millet, buradan çıkışımız bu olabilir. | Open Subtitles | يا رفاق، قد تكون هذه وسيلة خروجنا من هنا |
| Güzel. Kaçışımızı gizler. | Open Subtitles | جيد سيغطي هذا خروجنا |
| Burada bir takım olabiliriz ama bilmen için söylüyorum, buradan kurtulduktan sonra, herkes kendi yoluna, | Open Subtitles | ربما نكون فريقاً هنا لكن لكي تعرف لحظة خروجنا من هذا المكان فسيهتم كل رجل بشئونه |