| Kediyi bırak da git biraz pekmez al. | Open Subtitles | ضعي القطة أرضاً وأذهبي لشراء بعضاً من دبس السكر |
| Her şey, sağlam yapılmamış bir pekmez tankıyla başladı. | Open Subtitles | بدأ كل شيء مع سيئة ضريبة القيمة المضافة مبنية من دبس السكر. |
| Hayır, şeker pekmezi. Kavanozu kırıldı! | Open Subtitles | لا ,إنه دبس السكر إنكسرت الجرة |
| Bu şeker pekmezi çok iyi geldi. | Open Subtitles | كعكة دبس السكر لذيذة جداً. |
| şeker pekmezi gibi görünüyordu. | Open Subtitles | (بدت كـ (دبس السكر |
| Bir de şeker pekmezi. | Open Subtitles | و دبس السكر |
Arabe 
Anglais 
Français 
Espagnol 
Allemand 
Portugais 
Turc 