İlkokula başladığında bale dersi al ki, o öğretmeni sık sık görebileyim. | Open Subtitles | عندما تذهب الى المدرسة رجاء اشترك في دروس الباليه كي أتمكن من رؤية هذه المدرسة مره أخرى |
Gerçek Gretchen süt içmez ya da bale dersi almaz. | Open Subtitles | جريتشين الحقيقية لا تشرب الحليب أو تأخذ دروس الباليه |
Ben dört yıl bale dersi aldım Kate, bunun için değildi! | Open Subtitles | أخذت أربع سنين في دروس الباليه كيت)، ليس لأجل هذا) |
Bana, küçükken bale dersleri almak istediğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني بأنها عندما كانت طفلة أرادت أن تأخذ دروس الباليه |
diyerek bedenine ve yüzüne neler olduğunu anlattı ve artık güzelliğine güvenemeyeceğinden ve ailesinin onu artık iki kardeşin çirkin olanı gibi gördüğünden kardeşiyle birlikte bale dersleri aldığından bahsetti. | TED | و بدأت تتحدث عن ما جرى لها و لجسدها و وجهها، و كيف لم يعد في إمكانها أن تعتمد على جمالها، و كيف عاملتها عائلتها كالأخت القبيحة لإبنتهم الجميلة التي أدخلوها في دروس الباليه. |