| Saat 21:00'da, Dulles Hava Alanı'na giriş yoluna gideceksin ve benim sonraki talimatlarımı bekleyeceksin. | Open Subtitles | فى التاسعة , سوف تذهب إلى طريق دخول مطار "دولس" و ستنتظر للمزيد من الارشادات. |
| Bir dakika, 20166 bu Dulles'ın posta kodu. | Open Subtitles | مهلاً لحظة, 20166 هذا مفتاح الإتصال بمنطقة (دولس) |
| Dulles'ten dolayı 571 kodlu bir yer olmalı. | Open Subtitles | إن منطقة (دولس) بها رمز إتصال هاتفي رقم 571 |
| Celeste'nin Arjantinli olduğunu çünkü "Dulce de leche'yi onların icat ettiği söylüyor. | Open Subtitles | حسناً ، إنهُ يقول أن (سيلست) يجب أن تكونَ من الأرجنتين لأنهم إخترعوا (دولس دي ليتشيه) |
| "Dulce de leche" şekerli sütün ocakta kaynatılmasından meydana gelir! | Open Subtitles | دولس دي ليتشيه) يجدر أن يصنعَ) من علبةٍ من الحليبِ اللذيذ يحترق على الموقد |
| Shorty, bu şey içime girerse Dolls'a beni vurmasını söyle, hızlı bir şekilde. | Open Subtitles | (شورتي) . اذا صار هذا الشيئ بداخلي أخبر (دولس) بان يطلق النار علي بسرعة |
| - Dulles Havaalanı, Virginia. | Open Subtitles | - "مطار "دولس" الدولي بـ "فيرجينيا - |
| Ayrıca sana Arjantin'in meşhur Dulce de leche'li çikolatasından getirdim. | Open Subtitles | واحضرتُ لكِ مثلجاتي الشهيرة دولس دي لوتشيه) من الأرجنتين) |
| Dulce de leche'li... | Open Subtitles | (دولس دي ليتش) |
| Dolls, beyni yıkanmış bir tür tarikat olduklarını söyledi. | Open Subtitles | قالت (دولس) ذلك، كانوا يغسلون الدماغ بوسطة بشكل من أشكال العبادة |
| Tanrı aşkına Dolls, insan kalkanı yapmışlar. | Open Subtitles | يا يسوع، (دولس)، لدي درع بشري |