| Başka nerede dikkat çekmeden teslim olan düzinelerce adam gördünüz? | Open Subtitles | وأي مكان آخر يمكنك أن تحيطه بعشرات من الرجال المسلحين دون إثارة الإنبتاه |
| Başka nerede polisin dikkatini çekmeden onu bir düzine silahlı adamla korurdu? | Open Subtitles | وأي مكان آخر يمكنك أن تحيطه بعشرات من الرجال المسلحين دون إثارة الإنبتاه |
| O adamın sağı solu belli olmaz ama maalesef ki, şüphe çekmeden daha fazla araştırmam mümkün değil. | Open Subtitles | لـاـ أستبعد قيام ذلك الرجل بأيّ شئ. لكن للأسف، لن أتمكن من البحث أكثر من ذلك، دون إثارة شكوكة. |
| Sen yağmurlukları getir, onları yukarı çıkarmaya başlayalım. | Open Subtitles | من المستحسن أن تحضر تلك المعاطف المضادة للماء دون إثارة ريبة. |
| Sen yağmurlukları getir, onları yukarı çıkarmaya başlayalım. | Open Subtitles | من المستحسن أن تحضر تلك المعاطف المضادة للماء دون إثارة ريبة. |
| ...böylece bizi dikkati çekmeden ziyaret edebilecekmiş. | Open Subtitles | كي يتسنى لهُ، كما تعلمين، القدوم لزيارتنا دون إثارة أي إهتمام غير مرغوب |
| Dikkat çekmeden yapabileceğimiz çok fazla bir şey yok, tamam mı? | Open Subtitles | ثمة الكثير مما يسعنا فعله دون إثارة الانتباه الخاطئ، حسناً؟ |
| Reddington'u kontrol edemem, şüphe çekmeden adamlarımı tekrar yanlış yönlendiremem. | Open Subtitles | لا يمكنني السيطرة على (ريدينغتون) ولا يمكنني تضليل موظّفي مجدداً من دون إثارة الشك |