| O kaçak damadı, o sarhoş olup sızmalarını hepsi duman olup, uçup gidecek. | Open Subtitles | كل ما تفكرين بهِ وتتذكرينه سيحترق ويتحول إلى دُخان ورماد |
| Akciğerlerinde duman falan yok. Yangın başlamadan ölmüş! | Open Subtitles | لا يُوجد دُخان في الرئتين، ذلك يعني أنّه مات قبل إندلاع الحريق. |
| Burada ciddi derecede duman var. Ve yangın söndürücü de yok. | Open Subtitles | حسناً، لديّ دُخان شديد هُنا، ولا تُوجد طفاية حريق. |
| Meğer büyük, güçlü bir sihirbaz sadece duman ve aynalardan oluşan birkaç sihir numarasına sahip sanrı ürünü ihtiyarın tekiymiş. | Open Subtitles | إتضح أن الساحر العظيم مجرد دُخان ومرايا عجوز معتوه وموهوم لديه بضعة خُدع سحرية. |
| Bunlar, zehirli ve radyoaktif kül parçacıklarıyla doluydu kömür dumanı. | Open Subtitles | كانت مُحمَّلة بِجزيئات الغبار السامة و المُشِعة دُخان الفحم. |
| Hepsi duman ve ayna oyunu. | Open Subtitles | هذا كله دُخان ومرايا |
| Bu kaliteli bir duman testi. | Open Subtitles | انه اختبار دُخان |
| duman! duman gördüm! | Open Subtitles | دُخان، أرى دُخان |
| Kapılar halen kilitli ve yine duman var. | Open Subtitles | -لا تزال الأبواب مُغلقة وهُناك دُخان مُجدّداً . |
| - Burnuma duman kokusu geldi gibi. | Open Subtitles | -ظننت أنى رُبّما قد شممت رائحة دُخان . |
| duman atıyorum! | Open Subtitles | سألقي بقنبلة دُخان! |
| duman atıyorum! | Open Subtitles | سألقي بقنبلة دُخان! |
| duman görüyorum. | Open Subtitles | أرى دُخان. |
| duman! | Open Subtitles | ! دُخان |
| duman! | Open Subtitles | دُخان! |
| Fan hala çalışır görünür ama aslında oluşan dumanı dışarı atamazdı. | Open Subtitles | فإنّ المروحة ستظلّ تُصدر ضجيجاً، لكنّها لن تنفخ حقاً أيّ دُخان للخارج. |
| Kirletmek. Bliyor musun, sigaranın dumanı... havadaki mikroplarını öldürür. | Open Subtitles | مُلوثات, هل تعرف أن دُخان السجائر |