| Hayır... istekli olduğunda olağanüstü bir erkek olurdu. | Open Subtitles | لا عندما كان راغباً أو مستعداً ربما كان شجاعاً |
| Ama pek sık istekli olmuyordu, yanılıyor muyum? | Open Subtitles | لكنه لم يكن راغباً فيك في أغلب الأوقات ألست على حق |
| Eve geldiğinde bebeğin gerçekten ondan olup olmadığını bilmek istiyordu. | Open Subtitles | عاد إلى المنزل راغباً في معرفة إذا ما كان الطفل من صلبه. |
| Huzursuzdu, seyehat etmek istiyordu. | Open Subtitles | لم يرتح قط، راغباً فى السفر |
| Ama eğer bir lider olmak istiyorsan eline kan bulaşmasını kabulleneceksin. | Open Subtitles | اذهب ازرع شجرة. لكن أن أردت أن تكون قائداً، يجب أن تكون راغباً أن تلطخ يداك بالدّماء. |
| Eğer istiyorsan, senin gibi genç bir delikanlının gerçek bir erkek olmasına yardım etmekten daha büyük bir keyif olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | وإن كنت راغباً عندها أعدك بأنه لن يكون هناك سعادة أكبر من مساعدة فتى شاب مثلك ليصبح رجلاً |
| Dinle, aday olmak istemiyorsan, olmamalısın. | Open Subtitles | أنظر ، إن لم تكنٌ راغباً في الترشح ، إذاً لا تفعل |
| Bu bilgiye ulaşmayı istemek zorundasın ve ayrıca eklemeliyim ki, gerçekten vitaminleri almaya ve gerçekten sebzelerin suyunu çıkarmaya istekli olmalısın. | Open Subtitles | عليك أن تطلب امتلاك هذه المعلومات و طبعاً من الممكن أن أضيف بأنّه عليك أن تكون راغباً بأخذ الفيتامينات و عَصر الخضروات. |
| Sadece istekli olduğu için hazır değil. | Open Subtitles | مخلوق صغير ليس مستعداً فقط بل و راغباً. |
| Dinledim ve seni istekli buldum. | Open Subtitles | استمعت اليك واجدك راغباً |
| Gelmeye pek de istekli değil gibiydi. | Open Subtitles | -لم يبدُ راغباً في المجيئ |
| Juma CIP cihazını almak istiyordu ve bunun için ödeme yapmaya hazırdı. | Open Subtitles | (جمعة) أراد جهاز التحكم بمعالجة تداخل القنوات وكان راغباً بالدفع له |
| Patrick kitabında kullandığı talihsiz kelimelerin savunmasını yapmayı çok istiyordu. | Open Subtitles | كان( باتريك)راغباً.. للدفاع عن حظه العاثر في إختيار الكلمات في الكتاب |
| Hâlâ sadece konuşmak mı istiyordu? | Open Subtitles | -أكان لا يزال راغباً في الكلام فحسب؟ -نعم . |
| Dağıtmak istiyorsan, yanlış gruptasın. | Open Subtitles | إذا كنت راغباً في تمزيق الملابس فأنت في الفرقة الخطأ |
| Bak Ashley'i geri kazanmak istiyorsan onunla ilgilenmiyor gibi davranmalısın. | Open Subtitles | اسمع, إذا كنت راغباً باستعادة (آشلي) فعليك أن تتظاهر بأنك لا تهتم لأمرها. |
| Şehre gitmek istiyorsan tabii hâlâ... | Open Subtitles | -إن كنت لا تزال راغباً في الذهاب للمدينة لأجلي ... |
| Hapse girmek istemiyorsan, ikisinden de kurtul. | Open Subtitles | ...حسناً ، إذا لم تكن راغباً فى الذهاب للسجن فعليك أن تتخلص من كليهما معاً |
| Jeffrey, eğer istemiyorsan burada durmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | جيفيري ، لست مجبر على تواجدك هنا لهذا الأمر - إذا لم تكن راغباً في ذلك |
| Sırtını sıvazlamamı ya da ayak masajı istemiyorsan, cücelerin en iyi yaptığı şeyi yapabilir miyim? | Open Subtitles | والآن، ما لَمْ تكن راغباً بفرك ظهرك أو تدليك قدمَيك... أيمكنني الذهاب للقيام بما يبرع به الأقزام؟ |