| Bence, burada gördüğümüz kadarıyla bu gece içkiyi biraz fazla kaçırmışsınız. | Open Subtitles | اظن بما رايناه الان لدي تاكيد قوي بانك كنت مخمورا الليلة |
| Kütüphanelerin geleceğini bilmiyoruz ve kitapların geleceğini bilmiyoruz, ve dolayısıyla biz bu yaklaşımı kullanacağız. Ve gördüğümüz şey oldukça üretken olan binalardı. | TED | نحن لا نعرف مستقبل المكتبة , لا نعرف مستقبل الكتاب وكلنا نتبع هذا النهج والذى رايناه ان المبانى كانت عامة جدا |
| İnanmak istemiyor bir türlü iki kez gördüğümüz o korkunç şeye. | Open Subtitles | وبرفض ان يصدق نبا ذلك هذا المنظر الرهيب رايناه مرتين |
| Doğruymuş demek, biz de gördük işte. | Open Subtitles | ولا شك فيما رايناه الساعة شهد بصدق هذا القول |
| Herhangi bir şeyin değiştiğine dair hangi kanıtı gördük? | Open Subtitles | ما الدليل الذي رايناه بأن أي شيء تغيّر في الحقيقة؟ |
| Hepimiz anlamıştık. | Open Subtitles | كلنا رايناه |
| - Baksana şuna. - Dün gördüğümüz ufaklık değil mi bu? | Open Subtitles | انظروا لهذا أليس الفتى الذي رايناه البارحة؟ |
| Elemelerin ilk maçında gördüğümüz şey neydi? | Open Subtitles | ما تحت البطاقه, ما الذي رايناه في اول حدث؟ |
| Bence bu kayıt, daha önce gördüğümüz sözde kanıt konusuna yeni bir ışık tutacak. | Open Subtitles | اعتقد ان هذا سوف يشكل ضوء جديد فى الدليل الذي رايناه سابقا |
| gördüğümüz ve yaptığımız her şeyi, beraber geçirdiğimiz her günü hatırlıyorum. | Open Subtitles | كل ما رايناه كل ما فعلناه، وكل يوم امضيناه سوية |
| Öldürme ve baskın gelme takıntısı bugün gördüğümüz şeylere neden oldu. | Open Subtitles | هوسهم بالقتل و السيطرة قد تجمع في ما رايناه اليوم |
| Balıkçıya girerken gördüğümüz onlardan biri değil miydi? | Open Subtitles | اليس ذلك احد الشباب الذي رايناه سابقا يدخل محل الرقائق |
| Bunun anlamı onu gördüğümüz yerde öldürmeliyiz. | Open Subtitles | ذلك يعني اننا اذا رايناه علينا باسقاطه |
| Kale duvarı gibi söz işlemez kulaklarını bir kez daha kuşatalım iki gecedir gördüğümüz şeyle. | Open Subtitles | - لن يظهر اجلس قليلا ودعنا مرة اخرى نهاجم اذنيك لان اذنيك محصنين ضد قصتنا وما رايناه في هذان الليلتان |
| Monitörde gördüğümüz şeyler aslında olmuyordu. | Open Subtitles | ما رايناه علي الشريط لم يكن يحدث فعلا |
| Etrafa baktık ve sonsuz bir okyanus gördük. | Open Subtitles | ونظرنا حولنا وكل ما رايناه محيط لا ينتهي |
| Melek Ahjussi, bu öğlen gördük. | Open Subtitles | ذلك الملاك الذي رايناه بظهر هذا اليوم |
| Nereden geldiğini bilmiyorum ama gördük. | Open Subtitles | ليكن ولكننا رايناه |
| Çiftliklere girip insanlara saldırdığını gördük. | Open Subtitles | لقد رايناه يأتي |
| Hepimiz anlamıştık. | Open Subtitles | كلنا رايناه |