"ربما أصبح" - Traduction Arabe en Turc

    • Belki
        
    • olabilir
        
    • olabilirim
        
    Belki bateri çalan bir grupta iş bulurum. Open Subtitles ربما أصبح عضوا بفرقة موسيقية أعزف الطبول.
    Belki okulda öğretmenlik yaparım, evlenir, çoluk çocuk sahibi olurum. Open Subtitles ربما أصبح مـعلمـة مدرسـه أتـزوج و أنجـب أطفال
    Darby'nin Lodi'deki üretim yerleri kapandı. Belki de mobile üretime geçmiştir. Open Subtitles محلات طبخ السموم " دوربي " كلها مغلقة ربما أصبح متنقلاَ
    Basın saldırgan olabilir ama yıldızların şöhretleri için onlara ihtiyacı var. Open Subtitles ربما أصبح مشهورة النجوم يتهيأون دائما لذلك
    Hukuk ya da tıp fakültesi olabilir, ya da bir modacı olabilirim. Open Subtitles نعم , حسناً , أفكاري بين كيلة الحقوق وكلية الطب أو ربما أصبح مصممة أزياء
    Eşinin babası olabilirim... ama hala bir erkeğim. Open Subtitles ربما أصبح أب زوجتك ولكننى لازلت رجلا، أليس كذلك؟
    Ben hırslıyım biliyor musun? Bir gün bekçi olabilirim. Open Subtitles أنا لدي طموح ربما أصبح مدير السجن يوماً ما
    Belki bir striptizci olurum, babamın yeni arkadaşı gibi. Open Subtitles ربما أصبح مجرد متعرية كصديقة أبي الجديدة
    Belki de sen saklandığı yeri bulduktan sonra korkutuğu için, ya da dürtülerini yerine getirmek için başka bir yol buldu. Open Subtitles ربما أصبح خائفا بعد أن وجدتم مخبأه، أو.. ربما قد وجد طريقة اخرى لحك ما يزعجه.
    "Belki de tüm resimle, büyük resimle ilgili tamamen yanlış bir şeyler bulmuş olabiliriz." diye düşündürüyor. Open Subtitles انها حقا تجعلك تتساءل ربما أصبح لدينا شيء عن الصورة الكاملة الصورة الكبيرة خاطئة تماما،تماما، تماما
    Belki tıptan koptuğunu düşünüyordur. Open Subtitles ربما أصبح يشعر بأنه يفقد التواصل مع الطب؟
    2010 Mayıs'ından itibaren Belki daha da fazlası...? Open Subtitles وبعد مايو من عام 2010 ربما أصبح أكثر من هذا؟
    Belki de biz kendi çıkarlarına hizmet süresi olduğunu. Open Subtitles ربما أصبح اليوم الوقت المناسب خدم مصالحنا الخاصة.
    Belki de tatlı eski sevgiliniz, baş edemeyeceği bir hale gelmiştir. Open Subtitles ربما أصبح التصرف بمثالية و بشكل جيد كثيراً عليها لتتحمله.
    Biyokimyager olabilir ama felsefeyi de çok severdi. Open Subtitles ربما أصبح عالماً في الكيمياء الحيوية لكن الفلسفة هي عشقه الحقيقي
    Otuz birci kelimesinin anlamı konusunda kafam karışmış olabilir. Open Subtitles ربما أصبح مشتت قليلاً حيال ما تعني كلمة "وانكر"
    Aradığı şeye yaklaşmış olabilir mi? Open Subtitles ربما أصبح اقرب الى ما يبحث عنه؟
    Hayır, olabilirim. Gerçekten olabilirim. Biliyorsun annem- Open Subtitles . لا ، ربما أصبح ، حقاً ، ربما ... تعرفين أن أمي كانت إبنة
    Senin kanatlarının altındaki rüzgar olabilirim diye düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أنه ربما أصبح رياحا تحت أجنحتك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus