"رحلة جوية" - Traduction Arabe en Turc

    • uçuş
        
    • bir uçak
        
    • uçmam
        
    • uçağa
        
    • uçakla
        
    • uçak yolculuğu
        
    "Öncü niteliğindeki bu ilk uçuş bundan 90 yıl önceydi... Open Subtitles و منذ أكثر من 90 عاماً ، كانت أول رحلة جوية رائدة،
    O uçuş olmadığına göre kızı havalimanında tabii ki bulamayacaksın. Open Subtitles بالطبع، سوف لن تجدها في المطار يبدو وكأنها ليست رحلة جوية
    Eğer ABD içinde bir uçak yolculuğu yapacak olsaydınız, bu irtifalarda uçuyor olacaktınız. TED فإذا ذهبت في رحلة جوية عبر الولايات المتحدة, ستكون طائرا على تلك الإرتفاعات.
    Lobide bekleyen eşyalarım var, 15 dakikada gelseniz iyi olur, çünkü yetişmem gereken bir uçak var, beni duydunuz mu? Open Subtitles ستكون الامتعة بانتظارك فى الردهة و يجب ان تكون هنا خلال 15دقيقة لان لدى رحلة جوية يجب ان الحق بها
    Ve Isthmus şehrine uçmam gerekecek. Özel olarak. Kimse gittiğimi bilmemeli. Open Subtitles -و احتاج رحلة جوية خاصة الي استموس سيتي محظور ان يعرف احد اني سافرت
    2008 yılında, 17 yaşındaki Burhan Hassan Minneapolis'ten "Afrika Boynuzu" denilen bölgeye giden bir uçağa bindi. TED في 2008، برهان حسان البالغ 17 عاماً ذهب في رحلة جوية من مينابوليس إلى القرن الإفريقي.
    Onlara yeni kimlik çıkartıp ticari bir uçakla gönderilmelerini sağlayalım. Open Subtitles إصنع لهم هويات جديدة أرسل لهم مرسولاً, ليخرجهم على متن رحلة جوية
    FHİ'de son dakikada bir uçuş eklenmiş. Open Subtitles أبلغ إتحاد الطيران الفيدرالي أنه قام بالتوقيع على خطة لقيادة رحلة جوية في الدقيقة الأخيرة
    Yarın sabaha kadar olan bir uçuş bulamadım. Open Subtitles لم أجد رحلة جوية شاغرة سوى في صباح الغد
    Warfield. Özel bir uçuş pistine ihtiyacımız var. Open Subtitles وارفيلد نحن نحتاج رحلة جوية خاصة.
    Notuna bakarsan bunun uçuş olmadığını anlayacaksın. Open Subtitles الرسالة، أنظر إليها أنها ليست رحلة جوية
    (Gülüşmeler) (Alkışlar) Bazen uçuş sersemi olduğum için dağıtım merkezine erken geliyorum. TED (تصفيق) أحيانا أذهب في الواقع إلى مركز التوزيع في وقت مبكر عندما أرهق من رحلة جوية
    Yarın öğleden sonra saat üçte kalkacak olan bir uçak var. Open Subtitles لقد تفحصت توجد رحلة جوية غداً بعد الظهر.
    Chicago'dan L.A.'ye 40 dakika içinde kalkan bir uçak var. Open Subtitles هناك رحلة جوية بين شيكاغو ولوس انجلوس
    (Müzik) Bazen uzun bir uçak yolculuğundayken, dağlara ve çöllere bakıyorum ve Dünyamız'ın ne kadar büyük olduğunu anlamaya çalışıyorum. TED (موسيقى) أحيانا حين أكون في رحلة جوية طويلة، أحملق في كل تلك الجبال والصحارى وأحاول أن أتمعن في مدى اتساع كوكب الأرض.
    Avusturya, Bregenz'e giden özel bir uçak. Hemen kalkacak. Open Subtitles رحلة جوية خاصة متجهة إلى (بريجنيز) بـ(النمسا) وسترحل الآن
    8 gün önce David Adams Los Angeles'tan Cincinnati'ye bir uçak bileti almış. Open Subtitles قبل ثمانية أيام (دافيد آدامز) إستقل رحلة جوية لشركة دلتا من لوس أنجلس إلى سينسيناتي
    Şu an Miami'ye uçmam lazım. Bir haftaya döneceğim. Open Subtitles لابد أن أذهب في رحلة جوية إلى (ميامي) الآن وسأعود بعد أسبوع
    Konferans erken bitti ben de uçağa atlayıp eve geldim. Open Subtitles تم الإنتهاء من المؤتمر مبكراً و أخذت رحلة جوية مبكِّرة للبيت
    Bu geceki son uçakla. Open Subtitles انا على اخر رحلة جوية مقلعة الليلة
    Bir bebekle uçak yolculuğu. Annene bol şans. Open Subtitles رحلة جوية مدتها 8ساعات مع طفلة عمرها عام؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus