| Ulular Ulusu'nun buyruğuna göre, arzularını ayarlayamazsın kardeşim. | Open Subtitles | إنها تسير وفقاً لرغبة الأكثر سمواً ليس فقط حسب رغباتك ، يا أختي |
| Ulular Ulusu'nun buyruğuna göre, arzularını ayarlayamazsın kardeşim. | Open Subtitles | إنها تسير وفقاً لرغبة الأكثر سمواً ليس فقط حسب رغباتك ، يا أختي |
| Emrine amadeyim. | Open Subtitles | رغباتك أوامر. |
| Sanırım ne hissettiğini anladım, ve isteklerine saygı duyuyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنني قد فهمت ما تشعر به و إنني أحترم رغباتك |
| Senin sorunlarından... duygularından, arzularından bahsetti. | Open Subtitles | لقد أخبرني بشأن مشاكلك كيف تشعر, رغباتك. |
| Tek arzun oğlunun sevgisini iyileştirmek böylece mutlu bir kadın olarak uysal bir ihtiyarlık geçirebilirsin. | Open Subtitles | كل رغباتك هي إستعادة تعاطف إبنك كي تستريحي بعمر كبير بكرامة كإمرأة سعيدة |
| Hiçbir şey seni heyecanlandırıp tatmin edemeyecek | Open Subtitles | لا شيئ يمكنه إثارتك لا أحد يمكنه تلبية رغباتك |
| Duruşmamın düzeninin pis arzuların tarafından bozulmasına müsaade etmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أسمح بأخذ القانون في محاكمتي بواسطة رغباتك الكريهة |
| Eğer iyi bir kız olduysan, bütün dileklerin yerine gelecek. | Open Subtitles | ، إذا كنت فتاة جيدة جداً . جميع رغباتك سوف تتحقق |
| Bütün arzularına direnmeni sağlayacak bu kadar kötü ne yapmış olabilirsin? | Open Subtitles | ماذا كان سيئ حيال ذاك الرجل الذي جعلك تقاوم رغباتك الآن؟ |
| Herkes tutkularını görebilir, ama kalbindekini göremezler. | Open Subtitles | ولكن أي شخص يمكنه أن يعرف رغباتك بينما لا يستطيع أحد أن يرى ما بقلبك |
| Dediklerimi kulak ver, en derin arzularını harekete geçirir. | Open Subtitles | تلتفت لي. وقالت إنها سوف تستفيد من أعمق رغباتك. |
| Çünkü arzularını kontrol etmeyi öğrenmelisin. | Open Subtitles | لأنك تحتاجين أن تتعلمي كيفية السيطرة على رغباتك |
| arzularını çok seviyorum. Hep iyi davrandılar bana. | Open Subtitles | أحب رغباتك لقد كانوا جد رائعين بالنسب لي |
| Emrine amadeyim | Open Subtitles | رغباتك |
| Emrine amadeyim | Open Subtitles | رغباتك |
| Senin kadar beceriklisini bulabileceğimi sanmıyorum ama isteklerine saygı duymalıyım. | Open Subtitles | لأ اظن اني سأجد واحدة بقدر براعتك ولكن يجب علي ان أحترم رغباتك |
| arzularından vazgeçmeye ve yüce adalet uğruna kılıç ve kalkanımız olarak hareket etmeye gönülden razı mısın? | Open Subtitles | هل أنت مستعد لأن تهجر رغباتك وأمنياتك وأن تصبح سيف ودرع لنا من أجل العدالة الكبرى؟ |
| En derin arzun nedir? Peki ya sen Lana? | Open Subtitles | -ما هي أعمق رغباتك ؟" " ماذا عنك يا (لانا) ؟ |
| Bahar dansına beraber gidersek... söz veriyorum tatmin olmuş bir şekilde ayrılacaksın. " | Open Subtitles | دعني اصحبك الى حفل راقص واعدك انني سوف البي جميع رغباتك |
| Elbette baba, beyinsel arzuların seni oldukça hassaslaştıracak. | Open Subtitles | بالطبع أبي , دعني أشبع رغباتك العبرية |
| - dileklerin gerçekleşecek. | Open Subtitles | يجب أن تحقق رغباتك. |
| Belki de tam ihtiyacın olan şey serumu en derin arzularına erişmek için kullanmaktır. | Open Subtitles | ربّما استخدام ذلك المصل للتواصل مع رغباتك الدفينة هو بالضبط ما تحتاجه |
| Olan şey şu; sen kendi tutkularını diğer her şeyin önüne koyup, gittin. | Open Subtitles | ...ما حدث هو وضع رغباتك الخاصة قبل كل شيء آخر وغادرتي |
| Sadece, harcadığımız parayla sana, çoğu çılgın fetişini karşılayacak bir fahişe ayarlayabilirdim. | Open Subtitles | بوسعي تقديم لك محترف يشبع كلّ رغباتك |
| Bebek hakkında, her şey hakkındaki dileklerine saygı duyacağım. | Open Subtitles | سأحترم رغباتك حول الطفل,حول كل شيئ |
| Senin isteklerini çok iyi biliyordu ve istek listenin en üst sırasında babanı bulmak olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | إذ حددت رغباتك بدقّة، وعلمًا بأن أباك الحقيقيّ كان أوّلها |
| Sen de bana olan Arzularınla mücadele etmeyi öğrenmişsin. | Open Subtitles | و أنتِ تمكنت من مقاومه رغباتك الجسدية بي |
| İhtiyaçlarını karşılamak ve bizim ihtiyaçlarımıza saygı duymana yardımcı olmak istiyoruz. | Open Subtitles | نُريد أن نخدم رغباتك ونُساعدكِ لتحترمي رغباتنا |