| İki numaralı cadı bir ilaç satış elemanı kayıtlarda DUI cezası var. | Open Subtitles | الساحر رقم اثنين بائعة صيدلانية لديها سجل بسبب القيادة تحت تأثير الكحول | 
| İki numaralı menü ve bir de kola alabilir miyim? | Open Subtitles | أجل، اه، هل يمكنني الحصول على رقم اثنين مع الكولا؟ | 
| Bu da bizi iki numaralı beceriye getiriyor. | TED | الذي ينقلنا إلى المهارة رقم اثنين لدى نظام. | 
| İkinci problemim ise, sensörlerimin hassasiyetini kontrol edemiyordum. | TED | المشكلة رقم اثنين كانت أنني لم أستطع التحكم بالضبط بحساسية أجهزة الاستشعار الخاصة بي. | 
| Bu, birinci seçenek. İkinci seçenek. | TED | كان ذلك الخيار رقم واحد، حسنًا، الخيار رقم اثنين. | 
| İkincisi, maaş almanızı ve kariyerinizin daha başlarında ve herhangi bir çevrede erkenden terfi etmenizi sağlar. | TED | رقم اثنين: ستجعلك أيضًا تحصل على مستحقاتك وترقيتك في وقت مبكر جداً في عملك ووقت مبكر جداً في أي بيئة عمل. | 
| Ama Tanrı'yı arıyorsan, 17 Kasımda, iki numaralı ameliyathanedeydi ve ikinci bir şansı yoktu. | Open Subtitles | ولكن إذا كنت تبحث عن الله كان في غرفة العمليات رقم اثنين يوم 17 نوفمبر، وقال انه لا يحب أن تفكر ثانية. | 
| Gulden hardalları, Amerika'nın iki numaralı hardalı. | Open Subtitles | الخردل قولدن تقنيا الخردل رقم اثنين في أمريكا | 
| Yani üç numaralı kurban, iki numaralı şüpheli oldu. | Open Subtitles | اذا الضحية رقم ثلاثة أصبحت المشتبه به رقم اثنين | 
| Teresa'yı avlayan ekibin üyelerinden biri olan eski İki Numaralı savaşçı... | Open Subtitles | عضوه من الفريق الذي طارد تريزا المحاربه رقم اثنين سابقا | 
| Geç olana kadar dönmeyebilirim-- gülümü iki numaralı bekâra vermeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | سأعود متأخراً فأنا أخطط إعطاء وردتي للعزباء رقم اثنين | 
| Bir numaralı gizli tanık ve onun ahbabı iki numaralı gizli tanık. | Open Subtitles | شاهد سري رقم واحد ورفيقه المقرب الشاهد السري رقم اثنين. | 
| - O şehirdeki iki numaralı güvenli evdi. | Open Subtitles | وهو منزل الآمن رقم اثنين في المدينة ماذا؟ | 
| İkinci inşa edilen ev iki numara. | TED | والمنزل الثاني الذي تم بناؤه هو المنزل رقم اثنين. | 
| Hayatında bir kere operada şarkı söylemiş ikinci karısı Susan Alexander için, | Open Subtitles | للزوجة رقم اثنين ذات يوم في اوبرا كانت سوسان أليكساندر تغني لقد بنا كين دار الاوبرا في تشيكاغو | 
| Ben iki numarayım, ama ikinci ödüle razı olmayacağım. | Open Subtitles | أنا رقم اثنين.. لكنني لن أنتظر الجائزة الثانية | 
| Amerika'da en çok satan ikinci modelim. | Open Subtitles | أنا رقم اثنين نموذج مبيعا في الولايات المتحدة. | 
| İkinci kural: lsırmak, çimdiklemek yok. | Open Subtitles | القاعدة رقم اثنين لا تقبلها بعنف أو تعضها | 
| İkincisi, nöroplastisite araştırması, insan beyninin en az 25 yaşına kadar büyüdüğünü söylüyor. | TED | رقم اثنين: تخبرنا أبحاث اللدونة العصبية أن الدماغ البشري يظل في حالة نمو حتى سن 25 على الأقل. | 
| - Babanı bara yaklaştırmamak. - Tamam. İkincisi? | Open Subtitles | لا أسمح لوالدك بأن يكون بالقرب من البار تم التأكد منه , رقم اثنين ؟ | 
| İki numara: O sorunu çözen radikal bir çözümü bulmayı veya önermeyi istiyoruz. | TED | رقم اثنين: نريد إيجاد أو اقتراح حل جذري لحل تلك المشكلة. |