| Ve eğer karım beni emekli olmaya ikna edemediyse, siz hiç edemezsiniz. | Open Subtitles | وإذا زوجتِي لم تَستطيعُ إسْراعي إليه، أنت متأكّدة كالجحيم لا تَستطيعُ أمّا. |
| karım almadan önce sen al ve defol. | Open Subtitles | خُذْه قبل زوجتِي تَعمَلُ، ويَخْرجُ من هنا. |
| Onbeş santim daha içeri gelseydi madalyayı karıma verirlerdi. | Open Subtitles | ستّ بوصاتِ غير دقيقةِ، و هم يَعطونَ الوسامَ إلى زوجتِي. |
| karıma çocuklar için bir ev aldığımı söylemek istiyordum. | Open Subtitles | أردتُ فقط إخْبار زوجتِي بأننى حَصلتُ علي بيت للولدين |
| karımla yatıyor ve bana öfkelenme izni veriyorsun, öyle mi? Deli gibi öfkelenebilirsin. | Open Subtitles | أنت تَنَامُ مَع زوجتِي و يُجيزُني لِكي يَكُونَ غاضبَ؟ |
| O ikizlerin karımı elimden alıp almadığına baksam iyi olacak. | Open Subtitles | أنا أفضل أَتأكّدُ أولئك التوائمِ لا يَحصَلونَ عَلى زوجتِي. |
| Çünkü yarı finallerde üçüncü Karımın ölümünü kutlarken iriyarı bir Çinli kolumu büküverdi. | Open Subtitles | بسبب في المباراة القبل نهائيةِ. إحتِفل بوصية زوجتِي الثالثةِ... صديق صيني كبير، سَحبَني |
| Eşimle konuşmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أنا أوَدُّك للكَلام مع زوجتِي. |
| karım uyuyor olmasına rağmen onu uyandırır gözlerinin içine bakar ve böylece ona pasif bir işkence yapardım.. | Open Subtitles | وبالرغم من أن زوجتِي كَانتْ نائمةَ، أنا أُوقظُها، يُشاهدُها في العيونِ، وبعد ذلك سلبي بشدّة عذّبْها |
| karım orada olacak, ailesi de, ve hafta sonunda da bir tekneye bakmaya gideceğim. | Open Subtitles | أَنا ذاهِب لتناول العشاءِ مَع زوجتِي ووالديها وفى عطلة نهاية الأسبوع سَأَذْهبُ لأعاين مركب |
| Ben Tony Soprano. Geçen gün karım ve Virginia Lupo'yla... | Open Subtitles | أنا كُنْتُ هنا مَع زوجتِي قبل أيام مَع فرجينيا Lupo. |
| Ben Frank Menure, bu da karım Agnes. Bu da bizim evladımız. | Open Subtitles | أَنا فرانك مينور، هذا زوجتِي أجنيس، وهناك ولدَنا. |
| Sadece mirastan karıma kalanları çocuklara devretmek istiyorum. | Open Subtitles | انظر، كل ما أُحاول فعله أَن أغير مستفيدي مِنْ زوجتِي إلى أطفالِي. |
| karıma ne olduğunu gördün. | Open Subtitles | لقد رَأيتَ ما حَدثتَ إلى زوجتِي. |
| karıma ne olduğunu gördün. | Open Subtitles | لقد رَأيتَ ما حَدثتَ إلى زوجتِي. |
| Benim karımla yatacak olsan, seni yumruklardım. | Open Subtitles | مارسْ الجنس مع زوجتِي. أنا فقط أَضْربُك. |
| Tommy, karımla konuşmazsam, onunla kendisinin konuşacağını söyledi. | Open Subtitles | تومي قالَ إذا أنا لَمْ أُتكلّمْ إلى زوجتِي ذلك الليلِ، هو. |
| O ışıkta durmadan geçtim, çünkü karımla kavga etmiştim. | Open Subtitles | أنا نَفختُ ماضياً ذلك الضوءِ لأن تَشاجرتُ مَع زوجتِي. |
| - Evet, senin için. Sence karımı, çocuklarımı 19 yaşındaki çıtırlarla kırıştırmaktan hoşlanıyor muyum? | Open Subtitles | تَعتقدُ بأنّني أَحْبُّ تَفادي زوجتِي وأطفالِي لمُصَاحَبَة البناتِ بعمر 19 سنةً طِوال النهار؟ |
| Hayır elektif cerrahi karımı güzel gösteriyor. | Open Subtitles | لا، جراحة إنتخابية الذي يَجْعلُ نظرةَ زوجتِي جيدةِ جداً. |
| Ne yazık ki bu sefer Harvey'i ölen karımı ve genç kızımı hatalarım yüzünden tehdit etmesi için gönderemeyeceksin. | Open Subtitles | لسوء الحظ هذه المرة ،لا يُمكنك جعل هارفي يهدّدُ لإخْبار زوجتِي المُحْتَضرة أَو ابنتي المراهقة عن أعمالي الطائشة |
| Evet, var ama Karımın üzerine, ama yatırımı için. | Open Subtitles | نعم، عِنْدي لَكنَّه بأسمِ زوجتِي هذه المرة سأستثمر المال في البنك |
| Şimdi kaybol da; domatesler ekmekten akmadan, Karımın yumurta salatalı sandviçini yiyebileyim. | Open Subtitles | يَخْرجُ من الآن هنا لذا أنا يُمْكِنُ أَنْ كُلْ سندويتشَ سلطةِ بيضِ زوجتِي قبل الطماطةِ الإنتقاع خلال الخبزِ. |
| - Eşimle öyle konuşma. - Kapa çeneni Elliott. | Open Subtitles | - لا يَتكلّمُ مع زوجتِي ذلك الطريقِ! |