| Kardeşini yanımda Almanya'ya götürüyorum. | Open Subtitles | أنا سآخذُ أَخَّاكَ مَعي إلى ألمانيا. |
| Çocukları yemeğe götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذُ الأطفال من أجل الغداء |
| Jeremy'yi babamın evine götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذُ جيرمي إلى منزل والدي. |
| Dünyalı diyor ki "Ben de alayım ondan." | Open Subtitles | و الأرضي قال , " سآخذُ بعضٍ من الـمونشاين أيضا". |
| Bir hukuk firmasının iş yemeğiydi, garson yanımıza gelip şarap ister misiniz diye sordu Ben de "Tabi beyaz şarap alayım" dedim. | TED | كان عشاءًا للتوظيف في شركة محاماة، وأتذكرُ أن النادلة حامت حولنا وسألت إذا كنا نريد بعض النبيذ، فقلت لها، بالتأكيد، سآخذُ بعض النبيذ الأبيض." |
| Gölün civarında piliç götüreceğim... bilirsiniz, kuş gözleme. | Open Subtitles | حسنا,سآخذُ هذا الفرخ إلى البُحيرة لبعض... أنتم تعلمون,مراقبة الطُيور. |
| Okul kaydımı donduracağım. | Open Subtitles | أنا سآخذُ إجازةً من الجامعة. |
| Herkesi Çorba Tarlası'na götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذُ الجميع إلى مطعم (سوبلانتايشن). |
| O yüzden Lucy'yi götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذُ ( لوسي ) معي |
| - Jenny'yi sinemaya götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذُ (جيني) إلى السّينما. |
| Gitmeden önce bir duş alayım. | Open Subtitles | سآخذُ حماماً قبل أن أذهب |
| Ben yabancıyı alayım. | Open Subtitles | سآخذُ الأجنبيّة |
| Çantanızı alayım, han'fendi. | Open Subtitles | سآخذُ حقيبتكِ سيّدتي. |
| Light bira alayım. | Open Subtitles | سآخذُ جعة قليلة الكحول. |
| Diana'yı, Chance Harbor'dan olabildiğince uzağa götüreceğim. | Open Subtitles | "سآخذُ (ديانا) بعيداً عن "تشانس هاربور بأبعد ما يمكن |
| Jake'i cuma günü götüreceğim ki cumartesi için havalı bişeyler alsın. | Open Subtitles | سآخذُ (جايك) إلى مركزِ التسوّق يوم الجمعةَ... لكي يُمكنُه أَنْ يرتدي ملابسَ مناسبة... في مركزِ التسوّق يوم السّبتَ. |
| Okulu donduracağım. | Open Subtitles | أنا سآخذُ إجازةً من الجامعة. |