| Ben seni yavaşlatırım, sen git. Sadece birimize ihtiyacı var. | Open Subtitles | سأبطئ مُضيّك، اذهب فإنّها تحتاج لأحدنا فحسب |
| Zamanla yarışıyoruz. Seni yavaşlatırım. | Open Subtitles | إنّنا نتسابق مع الزمن وأنا سأبطئ حركتك |
| Sizi sadece yavaşlatırım. | Open Subtitles | لأنني سأبطئ من تحرّكم |
| Yavaşlıyorum. - Benim kartıma atla. | Open Subtitles | أنا سأبطئ إقفز لعربتى |
| Yavaşlıyorum. Teşekkür ediyoruz. | Open Subtitles | عُلم ، سأبطئ |
| Ama şimdi olayı biraz yavaşlatacağım çünkü güzel giysileriniz ter içinde kalsın istemiyorum. | Open Subtitles | ولكن ما سأفعله هو أنني سأبطئ قليلا لأنني لا أريدكم أن تتعرقوا في ملابسكم الرائعة |
| Peşinize takılırsam sizi yalnızca yavaşlatırım. | Open Subtitles | سأبطئ من تقدمكم ان رافقتكم |
| Ben sizi yavaşlatırım. | Open Subtitles | سأبطئ من حركتكم، اذهبوا فحسب! |
| Sizi yavaşlatırım ben. Gidin! | Open Subtitles | سأبطئ من حركتكم، اذهبوا فحسب! |
| Anlaşıldı. Yavaşlıyorum. | Open Subtitles | عُلم ، سأبطئ |
| Dışarı atlaman için arabayı yavaşlatacağım. | Open Subtitles | سأبطئ سرعة السيارة وبامكانك التدحرج للخارج |