Ben evde dolaşacağım ve sen bana söyleyeceksin... sıcak mı, soğuk mu diye. | Open Subtitles | سأتجول في المنزل وتخبرني إن كنت أشعر بالسخونة أو بالبرد. |
"Dünyanın sonuna doğru rastgele dolaşacağım. " | Open Subtitles | سأتجول بلا هدف نحو نهاية العالم |
Sadece etrafa bir bakıp, şu maden tesislerinden birini bizzat görmek istiyorum. | Open Subtitles | سأتجول قليلاً, اريد ان ارى واحد من هولاء من مرافق المناجم بنفسي |
Kusuruma bakmazsanız; etrafa bir göz atacağım. | Open Subtitles | أتعلمون ، لا تمانعوني ، أنا سأتجول في الأنحاء فقط |
Bloğun etrafında dolaşıp çıkıp çıkmadığına bakmak için geri döneceğim. | Open Subtitles | سأتجول حول المبنى ثم سأعود إلى هنا لأرى إن كان قد خرج |
İyi. O zamana kadar alanda dolaşırım. | Open Subtitles | حسناً سأتجول فى الحقول حتى يحين الموعد |
Ben etrafta tur atayım, siz de bu arada karaya çıkın. | Open Subtitles | سأتجول بالجوار وأعطيكم فرصة لترسو على الميناء |
Kahve içip dolaşacağım, yemek falan yiyeceğim. | Open Subtitles | سأتجول بعض الوقت، وسأحضر شيئًا للأكل. |
Bir kaç saat sokaklarda dolaşacağım. | Open Subtitles | سأتجول في الشوارع لعدة ساعات |
Etrafından dolaşacağım. | Open Subtitles | سأتجول حول المبنى. |
Seoul'e gelmeyeli uzun zaman oldu. Biraz daha dolaşacağım galiba. | Open Subtitles | أعتقد أنني سأتجول أكثر. |
Bu yüzden öylece etrafta dolaşacağım, bir yerler göreceğim. | Open Subtitles | إذا فقط سأتجول في الأنحاء |
Etrafından dolaşacağım tamam mı? | Open Subtitles | (سام)! سأتجول بالمكان، حسنًا؟ |
etrafa bir göz atayım. | Open Subtitles | سأتجول و أستطلع حول أحواضِ السفن |
Tabii, ben etrafa bakıp hayaletlerden başka biri var mı diye bakarken sen de bir kafes bul. | Open Subtitles | -نعم ما رأيك أن تبحث له عن قفص ينما سأتجول أنا لارى إذا كان هناك شيء آخر هنا غير الأشباح |
Ben etrafa bir bakayım. | Open Subtitles | سأتجول بالمنطقة |
Siz çıplak dolaşıp birbirinize egzotik yağlarla, masaj falan yapmaya devam edin. | Open Subtitles | لا تنزعجي من وجودي سأتجول عارية و أحصل على المساج أو أي شيء |
Biraz dolaşıp geleceğim. | Open Subtitles | أظنني سأتجول قليلاً في المنطقة |
dolaşırım diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | كلا , أعتقد أننى سأتجول فقط |
Bak, beynim içine konuşlandırıldığında, ben 1937'yi yaşayarak dolaşırım. | Open Subtitles | هل ترى... ...عندما يكون عقلى متصلاً... ...عندها سأتجول و أجرب عام 1937 . |
- Ben etrafta gezip bir laboratuvar bulmaya çalışacağım tamam mı? | Open Subtitles | سأتجول في الجوار مهلاً -اعثر على المختبر، حسناً؟ |