| BB: Annem ile Tizzy'nin fısıldaştıklarını duydum. ve yakında öleceğimi söylediler. | TED | جواب : سمعت أمي وتيزي يتهامسن ، وقلن بأني سأموت قريبا. |
| Oh, hadi, yeter artık. Neden ancak öleceğimi bildikten sonra... bana onu gönderdin? | Open Subtitles | توقف عن هذا لماذا ترسلهم جميعاً إلي و أنت تعرف أنني سأموت ؟ |
| En azından annemin sevdiği bir şeyi yaparak ölürüm ama. | Open Subtitles | لكن على الأقل سأموت وأنا فالعةٌ شيءٌ أمّي كانت تحبّه. |
| En azından gerçek aşkı bulmuş ve mutlu biri olarak ölürüm. | Open Subtitles | على الأقل سأموت سعيداً و أنا أعلم أني وجدت حب حقيقي |
| İşe koyulduğumuzda, çok fazla yozlaşma ile karşılaşacağımı sanıyordum. Bu süreçte gerçekten ya Ölecek ya da öldürülecektim. | TED | عندما بدأنا اعتقدتُ أنني سأجد الكثير من الفساد كنتُ في الواقع أشعرُ إما سأموت أو سأقتل في هذه العملية. |
| Suyumu içerken söylermisin. çünkü susuzluktan ölüyorum. | Open Subtitles | يمكنك إخباري إيّاه أثناء احتسائي كوب ماء لأنني سأموت من العطش |
| Eğer öleceksem, yeni çocuklara bir şans verelim. Ne dersiniz? | Open Subtitles | إن كنتُ سأموت لنجعل هؤلاء الفتيان الجدد يقتلوني, ما رأيكم؟ |
| Çünkü eğer ben de öleceğimi düşünürsem senin için savaşacağımı düşünmüştün. | Open Subtitles | لأنك عرفت أنني سأحارب من أجلك إن ظننت أنني سأموت أيضاً |
| öleceğimi söylemiştin, ama bu dünyayı kastettin. Göz açıp kapayıncaya dek geçecek. | Open Subtitles | لقد قلتِ بأنني سأموت لكنكِ عنيتِ هذا العالم بأكمله سيختفي عن الوجود |
| Ama şu an için, bir hastalıktan dolayı öleceğimi öğrenirsem-- | Open Subtitles | لكن الآن، إن اكتشفتُ.. أنّي سأموت في النهاية جرّاء أمرٍ |
| O odada öleceğimi düşündüğüm zaman asla bir hayatım bile olmadığını fark ettim. | Open Subtitles | عندما إعتقدت أنني سأموت في تلك الغرفة، أدركت أنني لم أملك حياة أبداً. |
| Yani, ıssız adaya düşsem ve oradan kurtulmak için tek yolum sevimli arayüzler yapmak olursa, orada ölürüm. | TED | أعني ، أذا تقطعت في السبل بجزيرة والطريقة الوحيدة للخروج من الجزيرة كانت أن أعمل واجهة جميلة ، سأموت هناك |
| Buna dayanamam! ölürüm! Bana bir daha dokunursan, ölürüm! | Open Subtitles | لا أستطيع التحمل، أنا سأموت إذا تمسني ثانية، سأموت |
| Ama bundan sonra söyleyeceğim şeye gülersen, ben ölürüm, çok ciddi bir şey, belki şok edici. | Open Subtitles | لكن إن ضحكت على ما سأقوله الآن، سأموت لأنني سأقول شيئاً بالغ الجدية ربما مصدم |
| Kardeşlerine taşınırsın ve çocukları yetiştirirsiniz ve ben de bir çukurda ölürüm. | Open Subtitles | حسناً، يمكنك الإنتقال إلى أختيك وتربية الأطفال هناك، وأنا سأموت لوحدي، تلك فكرة عملية وممكنة |
| Genç bir kız olarak Ölecek. | Open Subtitles | ستموت شابة، أعلم ذلك وأنا أيضاً سأموت عما قريب |
| Genç bir kız olarak Ölecek. Yakında ben de nalları dikerim. | Open Subtitles | ستموت شابة، أعلم ذلك وأنا أيضاً سأموت عما قريب |
| Bir hafta içinde Ölecek olsam her anımı yaşamaya çalışırdım. | Open Subtitles | إذا كنت سأموت خلال أسبوع كنت سأحاول أن أعيش كل لحظة |
| Anne,Açlıktan ölüyorum.Bir dakika içinde pizzan gelir. | Open Subtitles | امي سأموت من الجوع البيتزا ستكون هنا خلال دقيقة |
| Eğer yarın öleceksem felekten bir gece yaşamalıyım diye düşündüm. | Open Subtitles | حسناً, إذا كنت سأموت غداً .ربما يجب أن أعيش الليلة |
| Ama eğer inanmasaydım buna, çabalamazdım bile, ve ölürdüm. | TED | ولكن إذا كنت لا أؤمن بذلك، لم أكن أحاول حتى وعندها سأموت |
| Eğer teselli olacaksa... ..zaten 3 yıl içinde ölmüş olacaktım. | Open Subtitles | حسناً، لو كان الأمر يواسيك فربما سأموت بعد 3 أعوام |
| Paulie'yle aramı düzeltmeliyim, yoksa öldüm. | Open Subtitles | يجب أن أخرج من هنا لأشرح موقفي لبولي، وإلا سأموت |
| Belki ölmek üzereydim ama artık makinem vardı... ve bir fotoğrafçı olma şansım.. | Open Subtitles | ربما كنت سأموت لكنني كنت أملك كاميرا وفرصة أن أصبح مصوّراً |
| Bir damla limonla ölebilirim. Ondan alacağım, o her neyse. | Open Subtitles | نقطة واحدة من الليمون وأنا سأموت لن آخذ ذلك إطلاقا |
| Bu harikaydı, bir tek şey haricinde: ölecektim. | TED | وكان هذا رائعا بإستثناء شيء واحد .. أني كنت سأموت. |
| Nefesime odaklanırken güçlü bir sakinlik hissettim fakat öleceğime emindim. | TED | وعندما كنت أركّز على التنفّس، شعرتُ بالطمأنينة. ولكنّي كنت متأكدةً أنّني سأموت. |
| Ben de ölecekmişim ama büyükbabam bir mucize gibi beni kurtarmış. | Open Subtitles | الجميع قال بأنني كنت سأموت لكن جدي أنقذني كالمعجزة |
| Pekala, her iki şekilde de ölü sayılırım, dolayısıyla bunu kendin yap, kancık. | Open Subtitles | سأموت فى الحالتين، لذا افعل ذلك بنفسك أيها الغبى |
| Başıma hak etmediğim bir güzellik geldiği için az daha ölüyordum. | Open Subtitles | كنت سأموت بسبب شىء جيد حدث لى و لم أكن أستحقه |