| Caprican Buccaneers ile Gemenon Twins arasında yapılacak Dünya Şampiyonası maçı için Atlas Arena'ya hoş geldiniz. | Open Subtitles | مرحبا بكم فى ساحه أطلس لمباراه اليوم بين العوالم بين باكنريس كابريكا وجيمانون توينز |
| Haydi hepimiz Atla Arena'daki geri sayıma katılalım. | Open Subtitles | دعونا نعد تنازليا للقفزه هنا فى ساحه أطلس |
| Atlas Arena'da bir bomba olduğunu bildirmek için arıyorum. | Open Subtitles | أنا اتصل للإبلاغ عن تهديد قنبله فى ساحه أطلس |
| Saygıdeğer Richard J. Daley Meydanı'nın çok yakınında olmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نكون قريبين جداً من ساحه ريتشرد جي ديلي |
| Pershing Meydanı'ndan bir adam aldık, bayılmıştı. | Open Subtitles | لقد أقلينا شخصا من ساحه .بيرشينغ , مغمى عليه |
| Şehir meydanında kafasını çarptığı o günü asla unutmayacğaım. | Open Subtitles | لن أنسي أبدا تلك الليله الثلجيه عندما ضرب رأسها في ساحه البلده |
| Harp meydanında bile olsa, gene de seni bulurum. | Open Subtitles | حتى في ساحه المعركه سوف اجدك الطريقه الوحيده للخروج من هنا هي عبر التخلص من تلك المدفعيه |
| Evet! Tamam, hadi herkes dans pistine! | Open Subtitles | أريد الجميع على ساحه الرقص هيا |
| Atlas Arena'da geri sayım sessizce devam ederken tüm Caprica halkı, Delphi Legion ile takımımız Caprica City Buccaneers arasındaki bu önemli maçın başlamasını bekliyor. | Open Subtitles | العد التنازلى صاخب هنا فى ساحه أطلس بينما كل كابريكا تنتظر البدايه فى هذه المباراه بالغه الأهميه بين دلفى لجين |
| "Graystone'lar" veya "Atlas Arena" anahtar kelimeleriyle gelmiş her çağrının doğruca bana yönlendirilmesi için emir verdim. | Open Subtitles | أنا وضعت تحذير عالى لأى تنبيه يحتوى على الكلمات "جراى ستون" أو "ساحه آطلس" لتحول لى شحصياً |
| Ben Steve Bahara ve yanımda Abasi Lo ile birlikte Atlas Arena'da... | Open Subtitles | "هذا "ستيف بهارا" مع "أباسى لو ونحن هنا فى ساحه أطلس |
| Bulunduğum çevre Atlas Arena. | Open Subtitles | البيئه هى ساحه أطلس |
| Silahlı kuvvetler gemisi Atla Arena'ya iniş yaptı. | Open Subtitles | طائره حربيه هبطت فى ساحه أطلس |
| O2 Arena! | Open Subtitles | ساحه او تو ! |
| Bırak bedenin savaş Meydanı olsun. | Open Subtitles | دعي جسدك بان يصبح ساحه المعركه |
| Orası bir savaş Meydanı gibiydi, Malaya. | Open Subtitles | لقد كانت مثل ساحه الحرب هناك مالايا |
| Ludgate Meydanı, lütfen. | Open Subtitles | ساحه لودقيت رجائاً |
| Savaş meydanında sadece bir komutan vardır! | Open Subtitles | في ساحه القتال يوحد دائما قائد واحد |
| Şehir meydanında bir sinemanın yanında La Mar Azul adında ufak bir kafe vardı. | Open Subtitles | بالقرب من ساحه مقهى صغير يسمى (مار أزول) بجوار دار للسينما |
| Buz pistine gitmesi gerekti. | Open Subtitles | كان لابد ان يعود الي ساحه التزحلق |
| Dans pistine. | Open Subtitles | خارج ساحه الرقص. |