| Benim gözetimim altında olduğunu ve kasaya nasıl girdiğini göstereceğini söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم أنك تحت عهدتي وأنك هنا لتريني كيف دخلت الى القبو |
| Gidip beş sıfırlı teklifi başkasına yapmalarını söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم انهم يقدرو ان يجدوا شخصاً اخر ليحصل على صفقتهم بالخمسة اصفار |
| Dediklerimi değiştirdilerse onlara söylerim. | Open Subtitles | أسمعي، لو قاموا بتغيير أقوالي ساخبرهم بذلك |
| ...onlara Landshark'ın sayılarına baktığımızı ama bir gelecek göremediğimizi söyleyeceğim. | Open Subtitles | وعندما أخبرهم ساخبرهم ماذا رأينا في أرقام لاند شارك ولم نرى مستقبلاً هناك |
| Tekrar düşündüm de, onları ben arayıp çantayı senin çaldığını söyleyeceğim. | Open Subtitles | انتظري , انا ساكلمهم الان ساخبرهم انك سرقتها |
| Onlara seni bulamadığımı söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم انمنى لم اتمكن من ايجادك |
| Dediğimin o olmadığını söylerim onlara. | Open Subtitles | فقط ساخبرهم انها ليست كما قلت |
| Onlara sonra gittiğimi söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم اني مغادر |
| Onlara kaçtığını söylerim. | Open Subtitles | . ساخبرهم بانك قد هربت |
| Yoksa onlara gerçekte kim olduğunu söylerim. | Open Subtitles | . او ساخبرهم من انت حقا |
| Onlara elinden geleni yaptığını söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم انك فعلتي كل ما توجب |
| Hepsinin senin olduğunu söylerim, Yogi. | Open Subtitles | ساخبرهم انها ملك لك يايوغي |
| Herkese kim ve ne olduğunu söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم جميعا من وما تكونين |
| New York'takilere nerede olduğunu söylerim." dedi. | Open Subtitles | ساخبرهم في نيويورك ، اين تعيش" |
| Yoksa onlara söylerim. | Open Subtitles | او ساخبرهم |
| Ve bunu yaparken, senin yüzünden olduğunu söyleyeceğim onlara. | Open Subtitles | و اثناء ما افعله ساخبرهم انك انت السبب |
| Onlara senin hasta, babamın da il dışında olduğunu söyleyeceğim. | Open Subtitles | ساخبرهم بانك مريض وابي ليس في المدينة |
| Giderken söyleyeceğim. | Open Subtitles | ساخبرهم بينما أغادر. |
| Beni dinle, Senin bir kahraman olduğunu söyleyeceğim. | Open Subtitles | اسمعني ساخبرهم كم كنت بطلا |