| O partiye girdiğimizde diğer insanların bana nasıl baktıklarını göreceksin. | Open Subtitles | عندما ندخل الى تلك الحفلة ستراني من خلال عيون الجميع |
| Şimdi beni gerçekten numara yaparken göreceksin. Umarım kaldırabilirsin. | Open Subtitles | ستراني الآن وأنا زائف، آمل أن تتحمّل ذلك |
| Babanı görmeye git... sonra seninle görüşeceğiz. | Open Subtitles | سأدعك ترى أباك ثم ستراني بعدها |
| Ancak umarım ilerleyen zamanlarda beni de sağlam bir parça gibi görürsün. | Open Subtitles | ولكن آمل أنه في الأيام القادمة ستراني كجزء من تلك الإدارة |
| Donna da gelirse, benim Laurie ile işi pişirdiğimi görür ve Jackie'e anlatır. | Open Subtitles | و ان أتَت دونا , ستراني افعلها معلوريوستخبِرجاكي . |
| Beni bu yüzle, bu dişlerle görecek. Senin yüzünden! | Open Subtitles | و ستراني بهذه الأسنان و هذا الوجه القبيح و كله ذنبك |
| Hazır olduğunda beni yeniden göreceğini biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أنّكَ ستراني مُجدداً، آنما تكون مُستعداً لذلك. |
| İstediğim cevabı vermezsen karının ölümünü izletirim. | Open Subtitles | اذا لم تعطني الأجابة التي أريدها ستراني أقتل زوجتك |
| Beni ilk kez çıplak gördüğünde, ameliyat masasında olacağım. | Open Subtitles | للمرة الأولى التي ستراني بها عارية ستكون على طاولة العمليات |
| Yarın altıda seni göreceğim yahut daha doğrusu altıda sen beni göreceksin. | Open Subtitles | سأراك غدا في السادسة أو بالأحرى ستراني في السادسة |
| Tamam bir kaçamak daha, sonra geri döneceğim ve o zamana kadar baktığın her yerde beni göreceksin. | Open Subtitles | حسناً، قم بعلاقة أخيرة مؤقتة، ولكنني سأعود، وحتى ذلك الحين، في كل مكان تنظر، ستراني. |
| Senin için daha bitmedi. Beni tekrar göreceksin. | Open Subtitles | لا بأس، لم ينتهي الأمر بالنسبة لك ستراني مجددا |
| Biraz sonra güvenlik şeridinde beni göreceksin. | Open Subtitles | ستراني متوقفة عند ممر الطوارىء على بعد حوالي ربع ميل |
| Demek ki bundan böyle babanı haftada iki kez göreceksin. | Open Subtitles | أوه ، لذلك ، ستراني مرتين في عطلة نهاية الاسبوع ثم واحدة ، ها؟ |
| Yani o kadar ironik ki, sanırım bundan sonra daha fazla görüşeceğiz. | Open Subtitles | أتعلم من المفارقات، أعتقد أنك ستراني أكثر من الآن وصاعداً... |
| -Burası büyük bir kasaba değil. -Gene görüşeceğiz. | Open Subtitles | انها ليست بلدة كبيرة ستراني مجدداً |
| Seninle yine görüşeceğiz. | Open Subtitles | ستراني مرّات كثيرة. |
| Beni cehennemde görürsün. | Open Subtitles | ستراني في الجحيم سيد ثورن |
| Böylece benim iyi olduğumu görürsün. | Open Subtitles | وبهذا ... ومعافاة صحيحة ستراني |
| Belki görürsün belki görmezsin. | Open Subtitles | . ربما ستراني ، ربما لا |
| Lois Lane deselerdi beni görür müydün? | Open Subtitles | هل كنت ستراني إذا قالوا أنى لويس لين؟ |
| Beni bu yüzle, bu dişlerle görecek. Senin yüzünden! | Open Subtitles | و ستراني بهذه الأسنان و هذا الوجه القبيح و كله ذنبك |
| Bil bakalım kim geldi? Beni tekrar göreceğini sanmıyordun, değil mi? | Open Subtitles | لم تظن أنـّك ستراني مـُجدداً أليس كذلك؟ |
| İstediğim cevabı vermezsen karının ölümünü izletirim. | Open Subtitles | اذا لم تعطني الأجابة التي أريدها ستراني أقتل زوجتك |
| Evet. Öne çıktığımı gördüğünde, dersin ki: | Open Subtitles | نعم، ستراني أمشي صاعداً وعندها يمكنك قول: |