| Biri babamın cenaze törenini kaydetmiş ve internete koymuş. | Open Subtitles | أحدهم سجّل جنازة والدي ووضعها على الانترنت |
| İzinsiz giriş programım onun kullanıcı hesabını kaydetmiş. | Open Subtitles | برنامج التعقّب خاصّتي سجّل دخول حسابه |
| Andrew, Makine Öğrenme dersini halka açık vermeyi düşündüğünde 100.000 kişi kayıt yaptırdı. | TED | عندما درّس أندرو فصل التعلم الآلي للجميع عبر الانترنت، سجّل في المادة 100،000 دارس. |
| Bir kenara yaz Mal, Noel'de Berlin'deyiz. Yakında buradan ayrılacağız. | Open Subtitles | سجّل كلامي يا مال سنصل إلى برلين في عيد الميلاد |
| Tüm bildiğim son iki saattir yaptığım tüm görüşmelerin kaydı var onda. | Open Subtitles | بحسبما أعرف، فلقد سجّل كل مكالمة أجريتها في غضون الساعتين الماضيتين |
| Morg kayıtları William Chang'i, kurşun kaplı tabutla gömdüğümüzü gösteriyor. | Open Subtitles | سجّل دار الجنائز يبين بأنّنا دَفنّا وليام تشانغ في نعش مخطط |
| Sonra da 1991 yılında şimdi bulacağımızı bildiği kaseti kaydetmiş. | Open Subtitles | و رآنا في "الصومال"، ثم عام 1991 سجّل شريطاً، و علم أننا سنجده |
| Evet... "1 Milyon Dolar İçin Yazı mı Tura mı" yarışmasının 7 bölümünü kaydetmiş birinden eleştiri almak ağrıma gitti. | Open Subtitles | أجل ، يصعب عليّ تقبل السخريةمنشخص.. سجّل سبع حلقات من "مليون دولار ، كتابة أو صورة" |
| Bütün cinayetlerini kaydetmiş. İhtiyacım olan şey tam da buydu. | Open Subtitles | سجّل كلّ جرائمه، هذا ما أحتاجه تمامًا |
| Katil, üstüne kaydetmiş. | Open Subtitles | القاتل سجّل عليه |
| Aslına bakarsanız, buradan telgraf yollandığına ilişkin bir kayıt da yok. | Open Subtitles | في الحقيقة، ليس هناك سجّل عن أيّ برقية تمَ إرسالها. |
| Bu kutu her çekilişi kayıt altına aldı. | Open Subtitles | لقد سجّل هذا الصندوق ماهيّة البطاقة التي سحبها كلّ متسابق. |
| Nakit parayla ödenmiş, ...ve kayıt yaptırdıkları isme kayıtlı bir adres ya da sosyal güvenlik numarası yok. | Open Subtitles | والإسم الذي سجّل به ليس له أيُّ عناوين مُسبقة أو يُطابق رقم الضمان الإجتماعي. |
| 2.5 metre yaz. | Open Subtitles | سجّل فاعليّة المغناطيس على بعد 9 أقدام |
| Şu isimleri yaz. | Open Subtitles | الآن, سجّل هذه الأسماء |
| Sabıka kaydı olan kimse yok. Bilgiler de işe yaramaz. | Open Subtitles | لا يوجد أحد لديه سجّل جنائي، جميع المعلومات عديمة الفائدة وحسب |
| Ayrıca adamın sabıka kaydı bile yok. | Open Subtitles | بـالإضـافة , هـذا الرجـل ليس لديـه سجّل جـنـائي |
| Her bir kredi kartının, borcun ve ipoteğin tüm kayıtları temizlenirdi. | Open Subtitles | كل سجّل لكل ديّن أو رهن بطاقة إئتمانية سيتم محوه. |
| Pekala, dün akşam 1 sularında o eleman otele giriş yaptı. | Open Subtitles | حسنا، حوالي الواحدة صباحا من ليلة أمس سجّل هذا الرجل في الفندق. |
| Numaranı Cami'nin telefonuna kaydet. Bölge'nin neredeyse tamamı tutulmuş durumda. | Open Subtitles | (سجّل رقمك في هاتف (كامي أغلب مخارج الحيّ مغلقة الآن |
| Önceden kayıtlı parçalar kullanmış olmalı. Sesini genel cevaplara göre ayarladı. | Open Subtitles | لابد أنّه قد سجّل مقاطع مسبقا، وإستعمل صوتك لتوليد ردود مُعمّمة. |
| İsa'nın Azir'i diriltirken söylediği sözcükler tıpkı müziğin plağa kaydedildiği gibi ilk ağızdan çömleğin üzerine kaydedilmiş. | Open Subtitles | سجّل في الأخاديد الطينية الفخاريات... مثل موسيقى الطريق مسجّل إلى الفينيل. ترى؟ |
| Konuştuğumuz her şeyi kaydetti, sonra da aleyhime ifade verdi. | Open Subtitles | سجّل كلّ محادثة دارت بيننا، ثمّ قدم إفادة كاملة. |