| Bir sonraki sabah, bankaya gittim ve bütün birikimimi çektim. | Open Subtitles | في الصباح التالي، ذهبتُ إلى المصرف، و سحبتُ كل مدّخراتي |
| Ama ödemek için emeklilik hesabımdan para çektim. Sorun yaşamayacağımızı söylediler. | Open Subtitles | لكنّي سحبتُ مالاً من حساب تقاعدي لتغطيته |
| Bankadan şimdi para çektim ve sizin kalpazanlıktan bahsettiğinizi duydum. | Open Subtitles | لقد سحبتُ بعض النقود من المصرف للتو، وسمعتُكَ تتحدث عن التزوير |
| 4 yıl önce,... Çöp tenekesinden son kez bir bebek çekip çıkardım. | Open Subtitles | مُنذ أربعة أعوام، سحبتُ فتى ميّت من ملقى نفايات. |
| Eski arşivlerden sevk memurunun yaka numarasını çıkardım. | Open Subtitles | لقد سحبتُ الملف سجلّ المقسّم من المحفوظات |
| İsimlerini Belediyedeki alkol şikayetlerinden ve kayıtlarından çıkarttım. | Open Subtitles | سحبتُ أسماءهن من لائحة شكوى مجلس الكحول وسجلات التوظيفات في الولاية |
| Ne şans! 9. Kendimi çektim. | Open Subtitles | انظروا إلى هذا، تسعة، بئساً، لقد سحبتُ ورقتي، انتهت اللعبة. |
| Tetiği ben çektim. Ve bunu ispatlayabilirim. | Open Subtitles | أنا سحبتُ الزناد ويمكنني إثبات ذلك |
| Daha yeni 100 milyon dolarlık bir anlaşmayı masadan çektim. | Open Subtitles | لقد سحبتُ لتويّ مائة مليون من الطاولة |
| Tetiği ben çektim. Ve bunu ispatlayabilirim. | Open Subtitles | أنا سحبتُ الزناد ويمكنني إثبات ذلك |
| Ona dokunmadan bedenindeki tüm enerjiyi çektim. | Open Subtitles | سحبتُ الطاقة من جسمه بدون لمسه إطلاقًا. |
| Evet, tetiği ben çektim. | Open Subtitles | سحبتُ الزناد، لكنّك وجّهت المسدس. |
| Ben de çakıyı çektim ve olduğu gibi çıktı. | Open Subtitles | لذلك سحبتُ السكين، وأنزلقت فورًا. |
| Ben topluluğun yarısından fazla çektim. | Open Subtitles | لقد سحبتُ نصف القوات |
| Ben de tetiği çektim. | Open Subtitles | لذا سحبتُ الزناد. |
| Kayığımı buraya çektim. | Open Subtitles | هُنا حيث سحبتُ قاربي. |
| Asper Şirketi'ndeki yatırımlarımı geri çektim böylece parayı ona verebilecektim. - Eminim bundan pek mutlu olmamışlardır. | Open Subtitles | سحبتُ مالي مِن (آستر كوربس) حتى أعطيه إياه - أنا متأكد أنهم ليسوا سعداء كثيراً بذلك - |
| Sisteme girdim de tüm filo için yer bulma kayıtlarını çıkardım. | Open Subtitles | إخترقتُ نظامه، سحبتُ سجلات الملاحة لكامل أسطوله |
| Şuna bakın. Bunu arşivden çıkardım. | Open Subtitles | انظروا لهذا، سحبتُ هذا من الأرشيف |
| Ben de onun için bu dosyaları çıkardım eşeleyip ne çıkacak bir bakacağım. | Open Subtitles | لهذا تماماً سحبتُ الملفات... لنتعمق ونرى. |