| biyopsiyle ispatlanmış prostat kanseri olan ve daha önce çalışmayla ilgisiz nedenlerle ameliyat yapılmamasına karar verilmiş 90 erkeği aldık. | TED | تم إدراج 90 رجل شُخص لديهم سرطان البروستات والذين إختيروا لأسباب لا علاقة لها بهذه الدراسة لعدم عمل العملية لهم. |
| Bu modelle, birdenbire daha önce bir talepte bulunmamış olsamda, prostat kanseri Kuruluşu'nun CEO'sunu aradım. | TED | بهذا النموذج ، قمت بمحادثة كبير الإداريين التنفيذيين في مؤسسة سرطان البروستات |
| Eğer prostat kanseri için doğruysa, göğüs kanseri için de neredeyse kesinlikle doğrudur. | TED | لذا, إذا كان هذا صحيحاً في سرطان البروستات, فهذا يكاد أن يكون منطبقاً أيضاً على سرطان الثدي أيضاً. |
| Bunun kalıbını döken kişi 82 yaşında prostat kanserinden ölecek. | Open Subtitles | الرجل الذي إختار القالب لهذا... سيموت من سرطان البروستات في عمر 82. |
| Wolverine hiçbir şekilde başkalarının prostat kanserinden korunmasına yardımcı olmazdı. | Open Subtitles | المستذئب) لم يعرض) ولا اهتمام بسيط لمساعدة الآخرين لمنع سرطان البروستات |
| prostat kanserinin ilerlemiş bir evresinde, HIV virüsüyle de uzun zamandır yaşamakta. | TED | هو يعيش مع سرطان البروستات المتقدم إضافة إلى فيروس العوز المناعي البشري |
| Ve başladı: "Dinle, biliyorum ki bu adamların sağlığı hakkında, biliyorum ki prostat kanseriyle ilgili, ama ben bunu göğüs kanseri için yapıyorum." | TED | فقال : " اسمع ، أعلم أنه عن صحة الرجل ، أعلم أنه عن سرطان البروستات ، ولكن شاربي هذا لسرطان الثدي " |
| prostat kanseri şu anda Amerikalı erkekler arasında en yaygın kanser. | Open Subtitles | سرطان البروستات هو الآن أكثر سرطان انتشاراً بين الرجال الأمريكان. |
| Vücudunun her yerinde yayılmacı prostat kanseri olup bunu yenen insanlar var, buna ani gerileme diyoruz. | Open Subtitles | سرطان القولون، سرطان البروستات. هناك أشخاص كان لديهم سرطان بروستات نقيلي في كل أنحاء جسدهم |
| Muhtemelen en fazla iki tutkulu yılımız olur sonra o Alzheimer olur ya da prostat kanseri ve ben orada hayatımın sonuna kadar sondasını değiştiriyor olurum ve bu hiç tanımadığım bir adam. | Open Subtitles | ومن ثم ماذا, سيصاب بالزهايمر أو سرطان البروستات وها أنا أفرغ قثطرته طيلة حياتي |
| Yani, meme kanseri, prostat kanseri, yumurtalık kanseri. | Open Subtitles | مثل سرطان الثدي، سرطان البروستات وسرطان المبيض. |
| Ve ben bu konuyu araştırmaya başladım ve keşfettim ki prostat kanseri, bu sebeple ölen erkek sayısı ve bununla teşhis edilen sayı açısından, meme kanserinin erkekler için dengi. | TED | فبدأت بالبحث في الموضوع، واكتشفت بأن سرطان البروستات هو المقابل لسرطان الثدي بناء على عدد الرجال الذين يشّخصون ويموتون بسببه |
| Haydi yapalım. Böylece habersiz bir şekilde aniden prostat kanseri Kanada'nın CEO'sunu aradım ve ona dedim ki: "En harika fikre sahibim." | TED | عندها قمت بمحادثة كبير الإداريين التنفيذيين لمؤسسة سرطان البروستات في كندا ، وقلت له : "لدي فكرة رائعة جدا، |
| Babasına geçen ay prostat kanseri teşhisi konmuş. | Open Subtitles | بــ سرطان البروستات الشهر الماضي |
| prostat kanseri ya da ameliyat gibi bir şey. | Open Subtitles | سرطان البروستات جراحة,او شيء ما آخر |
| - Erkek arkadaşım prostat kanseri olabileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | صديقي يظن أن لديه سرطان البروستات |
| Wolverine hiçbir şekilde başkalarının prostat kanserinden korunmasına yardımcı olmazdı. | Open Subtitles | المستذئب) لم يعرض) ولا اهتمام بسيط لمساعدة الآخرين لمنع سرطان البروستات |
| prostat kanserinin teşhisiiçin kullanılıyor, ama prostatın büyümesine neden olan pekçok başka neden de var. | TED | انه يستخدم لمعرفة وجود او احتمال وجود سرطان البروستات ولكن هناك العديد من الاسباب التي تدفع البروستات للتضخم |