"سمعنا بأنك" - Traduction Arabe en Turc

• duyduk
• duymuştuk

Bugün büyük bir olayı kutladığınızı duyduk.
سمعنا بأنك ستحتفل .. . بمناسبة كبيرة اليوم

Geleceğine dair rivayetler duyduk... ama her rivayete inanamıyorsunuz.
سمعنا بأنك قد تأتي لكن لا يمكنك تصديق أي شائعة

Bebeğiniz olacağını duyduk, sizi tebrik etmeye geldik.
سمعنا بأنك ستصبح أبا لذا فقط أتينا لنبارك لك

Çıldırdığınızı duymuştuk.
لكنا سمعنا بأنك جن جنونك

En sevdiğim dostum. Şehirde olduğunu duyduk.
جنديّ المفضل لقد سمعنا بأنك كنت في المنطقة

Çünkü Naruto'yla Sai'nin iyileşmesi şerefine parti vereceğinizi duyduk.
لماذا؟ سمعنا بأنك تقيم حفلة للإحتفال بتحسّن ناروتو و ساي

Makbuz olmadan gümüş aldığını duyduk ahbap.
لقد سمعنا بأنك تبيع الفضة بلا وصل أستلام يا رجل

Alıp başını vahşi yaşama gittiğini duyduk.
سمعنا بأنك ذهبت الى داخل الغابات وسط البرية الموحشة

Evet Anna. Senin iyi olduğunu, hasta ya da başka bir şey olmadığını duyduk.
حسنًا الآن يا آنا حسبما سمعنا بأنك بخير

- Evet, kendinizi psikosomatik bir salak olarak göstererek, ucuz kurtulmak istediğinizi hepimiz duyduk.
.. -نعم، كلنا سمعنا بأنك , قلت بأنك كنت أبله, مضطرب العقل لذا أنت ستعفى

Çocuk doktorunu beklediğinizi duyduk...
نحن سمعنا بأنك في انتظار طبيب الأطفال...

Dediklerini duyduk, anladık!
لقد سمعنا بأنك تقول ذلك ، لقد سمعناك

Adamların için döndüğünü duyduk.
سمعنا بأنك تعود من أجل فتيانك.

Garip çünkü senin Çekiçbaşlı olduğunu duyduk.
هذا غريب لأننا " سمعنا بأنك " هامرهيد = رأس المطرقة

Sarah Kellogg'a yardım ettiğinizi duyduk.
سمعنا بأنك تساعد ساره

Bira fabrikasından kovulduğunu duyduk.
سمعنا بأنك طُردت من المصنع

Dr. Cox! Çocuk doktorunu beklediğinizi duyduk.
دكتور (كوكس) سمعنا بأنك كنت بانتظار طبيب الأطفال

Wendy'nin seçim tahminlerini yapan Eisner Gowan'dan ayrıldığınızı duyduk.
سمعنا بأنك تركت ـ (إيزير و جاويين) ـ مؤسسة ـ (وندي) ـ المسؤول عن استطلاعات الرأي

Bayan Millett, otelimizde kaldığınızı duymuştuk ama sizi aşağıda görmek onurunu bize bağışlayacağınızı hiç ummamıştık.
سيدة "(ميليت)" ، سمعنا بأنك تقيمين فى فندقنا... لكننا لم نتوقع شرف رؤيتك هنا. الآن، منضدة لطيفة.