| Metropolitan Balosunu bile. Bir sürü moda haftası partileri de düzenliyorlar. | Open Subtitles | حفل المتحف، دزينة من سهرات الموضة اسبوعياً |
| Sizin için bu havuz partileri, akşam yemekleri, tek gecelik ilişkiler anlamına geliyor. | Open Subtitles | لكم هذا يعني حفلات المسابح سهرات و علاقات بلا معنى |
| Yemeğe mi? O zaman bir kokteyl kıyafetine ihtiyacınız var. | Open Subtitles | اذن انت تحتاجين لرداء سهرات تعالي معي |
| O zaman bir kokteyl kıyafetine ihtiyacınız var. Benimle gelin. | Open Subtitles | اذن انت تحتاجين لرداء سهرات تعالي معي |
| Pazartesi gecelerini iple çekiyorum. | Open Subtitles | لقد كنت دائماً اتطلع إلى سهرات يوم الإثنين |
| Danny Pazar gecelerini... | Open Subtitles | في الحقيقة (داني) حول ... سهرات الاحد الى . (انا لا اتحدث لك (بريت |
| Sanırım onunla Mona'nın akşam partilerinden birinde tanışmıştım. | Open Subtitles | "أعتقد أنى قابلته في إحدى سهرات "مونا |
| Preston'ın partileri en iyisidir. | Open Subtitles | سهرات " برستون " هي الأفضل |
| Müzik dünyasından ve partilerinden nefret eder. | Open Subtitles | إنها تكره سهرات الصنّاع هذه |