Dağlardaki ilk nergisi Göreceksin, değil mi? | Open Subtitles | سوف ترى زهرة النرجس البرى بالخارج على قمة الجبل |
Öğrendikten sonra Göreceksin. Şimdi tekrar çalacağım. | Open Subtitles | عندما تتعلم سوف ترى وقتها الآن, سوف أعيدها مرة قانية. |
Seni kucaklayacağım, Göreceksin! Seni tepeden tırnağa... kucaklayacağım! | Open Subtitles | سأعانقك سوف ترى سأعانقك في جميع أنحاء جسدك |
Yaptıklarında Görürsün onlara güvenemezsin. | Open Subtitles | سوف يحرقون هذا المكان سوف ترى اذا لم يفعلو |
Süpermen gelince, asıl eğlenceyi Göreceksin. | Open Subtitles | أنتظرى حتى يجدنا سوبرمان و من ثم سوف ترى المتعة |
Süpermen gelince, asıl eğlenceyi Göreceksin. | Open Subtitles | أنتظرى حتى يجدنا سوبرمان و من ثم سوف ترى المتعة |
- Yakında oğlunu Göreceksin. - Bunu biliyorum. | Open Subtitles | ـ فانك سوف ترى ولدك قريبا جداً ـ اعلم هذا |
Amerika'da, sıradaki göreceğin terörizm Göreceksin. | Open Subtitles | والشيئ الاخر سوف ترى هنا في امريكا سترى الارهاب |
Sebep olduklarını Göreceksin! | Open Subtitles | سوف ترى ما تسببت به انظر ما فعلت بعائلتك |
Göreceksin tarih konusunda her şeyi aydınlığa kavuşturunca... | Open Subtitles | سوف ترى ، سأبدأ بالبحث في الرسائل سوف أكتشف كل شيء .. عندما أكون لوحدي |
Seni piç kurusu. Şimdiye kadar sevmiş olduğun herkesin ellerimde öldüğünü Göreceksin. | Open Subtitles | أيها الحقير,سوف ترى كل من تحبهم قتلى بيدي |
Tamara'nın odasına gidecek duvarda resimlerini Göreceksin ve geri kalan hayatının her gününde kendine acaba onu geri getirme şansım var mıydı diye soracaksın. | Open Subtitles | عليك السير في غرفتها سوف ترى صورها علي الحائط سوف تلوم نفسك علي ذلك طول حياتك |
Yol boyunca düz git, 7 mil sonra akasya ağaçlarını Göreceksin, oradan sağa dön.. | Open Subtitles | تذهب مباشرة على طول هذا الطريق عن الميل السابع, سوف ترى أشجار السنط كبيرة, ثم, يستدير لليمين |
Evine gitmeyeceğini biliyorum ama en azından eşini Göreceksin. | Open Subtitles | اهلا انديرسون.. اعلم انك لن تذهب الى البلاد لكن على الأقل سوف ترى زوجتك |
Bir daha herkesin önünde benimle öyle konuşursan çok farklı bir yanımı Göreceksin. | Open Subtitles | لو تحدثت معي هكذا أمام رجالي ثانيةً سوف ترى الجانب مني الذي لا تنساه |
Şayet zihnini açarsan, elementlerin bir olduğunu Görürsün. Bir bütünün dört parçası. | Open Subtitles | إذا فتحت عقلك سوف ترى أن العناصر كلها واحدة |
Para israfı. Görürsün, temyizden bir halt çıkmaz. | Open Subtitles | إهداء المال، الطعن لن يُبارح مكانه، سوف ترى |
Dünyanın dört bir ucundan toplanmış ucubeleri görebilirsiniz! | Open Subtitles | سوف ترى مسوخ و غرائب من كل مكان فى المجره |
Tabii eşyalarını görecek, anlayacaktır ama seni kesinlikle görmemesi gerekiyor. | Open Subtitles | هي سوف ترى حاجياتك، وستفهم لكن لا يجب أن تراكِ |
Bence çok yakında,kendi yağlarından üretilmiş kök hücrelerle tedavi olan hastalar Göreceğiz. | TED | وأعتقد أنه في القريب سوف ترى المرضى يعالجون بواسطة خلاياهم الجذعية المستخرجة من الدهون أو المستخرجة من الحيوانات |
Büyük bir işe baktığınızda, bu üç konunun neredeyse hepsinde mevcut olduğunu görürsünüz. | TED | لو كنت بالفعل تنظر الى عمل عظيم سوف ترى دائماً كل هذه الامور الثلاثة تأتي الى السطح |
Bu şekle bakarsanız -- burada 13 Eylüldeyiz -- az miktarda vak'anın oluştuğunu göreceksiniz. | TED | إذا نظرت إلى هذه الصورة ، نحن هنا الآن في ١٣ سبتمبر سوف ترى القليل من حالات تضاء |
Burada kırmızı ve gri çatıyı görüyorsunuz, ve aralarında yaklaşık çeyrek saniye boyunca maske denilen sadece boş ekran görünecek. | TED | و بينهما سوف يكون هناك قناع و هو تماما شاشة فارغة , لحوالي ربع ثانية إذا سوف ترى الصورة الأولى , ثم القناع |