"سيدعنا" - Traduction Arabe en Turc

• izin verir
• izin verdi
• izin verecek
• bıraktırdı

Demek istediğim, eğer onunla konuşursak belki gitmemize izin verir.
النقطة، إذا نتكلّم معه لربّما هو سيدعنا نذهب

Gidip ona özel bir şeyler yap. Belki burada kalmamıza izin verir.
اذهبي، واعطه شيئاً خاصاً ربما سيدعنا نبقى هنا

Generale para verirsem eve dönmemize izin verir. Bizi avlamayı bırakırlar.
لو دفعت للجنرال، سيدعنا نعد ستوقف عن مطاردتنا.

Evet. Stroker'ın abisi partisinde çalmamıza izin verdi.
صحيح ،الأخوه ستوكر سيدعنا نلعب في حفلته

Lucas Jaguar'ini kullanmamiza izin verdi.
لوكاس سيدعنا ان نستخدم سيارته.

- Bize tuzak kurdu. - Şimdi ölmemize izin verecek.
لقد نصب لنا مكيدة - والآن سيدعنا نموت -

Eğer onu teslim edersek, gitmemize izin verecek.
سيدعنا نذهب اذا قمنا بتسليمه

Tanrım, biliyor musun sanırım bu, "dünya başımıza yıkılıyor" olayını geride bıraktırdı.
أتعلم أعتقد ان هذا الأمر سيدعنا نرمى حادثة "السماء تسقط" خلف ظهورنا وظهور الجميع, أليس كذلك؟

Şerif kiliseye gitmemize izin verir mi, sence?
-هل تعتقد أن المأمور سيدعنا نذهب الى الكنيسه؟ -لا.

Sence bilgisayarın bizde kalmasına izin verir mi?
هل تظن أنه سيدعنا نحتفظ بالكمبيوتر؟

Belkide peşimizden gelmez ve gitmemize izin verir.
ربما لن يتبعنا ربما سيدعنا نذهب

Sanki Sportelli buna yapmamıza izin verir de... İşte orada.
كما لو أن (سبورتيلي) سيدعنا نتفقد الأمر ها هي ذي

Dışarıda yememize izin verir.
سيدعنا نأكل خارجاً، صحيح

Eğer Oleg'e yardım edersek nakliye kamyonunu kullanmamıza ısıtıcıları almamız için izin verir.
إن ساعدنا (أوليغ)، سيدعنا نستعمل الشاحنة المُتحركة، لنستلم مصابيحنا.

Dönünce av kulübesini kullanmamıza izin verdi.
سيدعنا نستخدم كوخه عندما يعود

Senin sayende yaşamlarımıza dönmemize izin verdi.
شكرًا لك، سيدعنا نعيش حياتنا.

- Buna devam etmemize izin verecek mi?
هل حقاً سيدعنا نمضي في هذا؟